İmar planı içindeki meralar planın onayıyla birlikte hukuki bakımdan meralık vasfını yitireceğinden, bu yerlerden genel hizmete ayrılanların (yol, park, yeşil saha, gibi) belediye veya özel idareye bedelsiz terkini gerektiği ve imar planında genel hizmetler dışında özel mülkiyete konu olabilecek konut, sanayi ve ticaret alanı olarak belirlenmiş alanlarda kalan meraların bu vasıflarını yitirmeleri halinde Hazine adına tescili gerektiği-
2 adet ağacın yer aldığı, ekme ve biçme suretiyle bir kullanımın bulunmadığı taşınmazda ekonomik amaca uygun kazanmaya elverişli bir zilyetliğin varlığından söz edilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesinin gerekeceği-
Devlet’in hüküm ve tasarrufu altında bulunan kayalar, tepeler, dağlar (bunlardan çıkan kaynaklar) gibi tarıma elverişli olmayan sahipsiz yerlerin tescil ve sınırlandırmaya tabi olmadığı, bu tür yerlerin kadastro çalışmaları sırasında paftasında nitelikleri belirtilerek kadastro işleminin yapılacağı, Devlet’in hüküm ve tasarrufu altında bulunan bu tür yerlerin doğal yapıları gereği olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanılmalarının ve TMK'nun 999. maddesi uyarınca özel mülkiyet şeklinde tapu siciline tescillerinin de mümkün olmadığı-
Dava konusu taşınmazın yol olan kısmının Türk Medeni Kanunu'nun 999. maddesi gereğince, davacılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi gerekeceği-
Bir taşınmazın hayvan yemlemek, su içirmek vs. gibi kullanılmasının o yerin kazanılması için tek başına ekonomik amaca uygun bir zilyetlik sayılmayacağı-
Tapulamada (kadastroda) kayalık veya dere yatağı vs. olarak tescil harici bırakılan bir yere dışarıdan toprak taşımak ve doldurmak eyleminin, imar ve ihya işlemi olarak kabul edilmeyeceği-
Eldeki davada, söz konusu yerle ilgili sicil halen dava dışı malik adına kayıtlı olup, bu kaydın yolsuz dahi olsa, hukuksal varlığını henüz koruduğu ve iptale kadar geçerli sayılacağı-