Yıkımı istenen yapıların, sicili kütükten terkin edilen devletin hüküm ve tasarrufu altındaki bu alan içerisinde yer aldığı, davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın taşınmazı tasarruf ettiği anlaşıldığına göre, davanın kabul edilmesinde kural olarak bir isabetsizlik olmadığı-
Kamulaştırma sonucu yola dönüşen taşınmazın idare adına tescil edilemeyeceği; sicilden terkinine karar verilmesinin gerekeceği-
Kamulaştırmasız el atılarak, "yol" haline dönüştürülen taşınmazın "yol" olarak terkinine karar verilmesi gerekeceği–
Kıyı olarak tespit edilen yerlerin MK’nun 999. maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesi gerekeceği-
Tapuda orman niteliği ile hazine adına kaydedilmiş bulunan taşınmazın tapu iptali ve tesciline ilişkin davanın hazine ve Orman Genel Müdürlüğü aleyhine açılması gerekeceği-
Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin özü değiştirilerek özel mülkiyete konu teşkil edebilecek özellik kazandırılması halinde, bu yerlerin tescilinin mümkün olabileceği ve halen özel mülkiyet niteliğinde olmasa bile ileride bu niteliği kazanabilecek veya ekonomik yarar sağlaması mümkün olacak yerlerin Hazine adına tescil edilebileceği–
Kamu mallarının tescile tabi olmadığı, özel mülkiyete konu olmadığı ve bu nedenle kamu malı olduğu iddiası ile kamu hukuku kurallarına tabi taşınmazlar hakkında Hazine veya İdare tarafından açılan iptal davalarında Kadastro Kanunu’nun 12.maddesindeki 10 yıllık sürenin uygulanmayacağı-
E.tılan ve yol olarak kullanılan sahanın ibraz edilerek tapu sicilin-den çıkarılması gerekeceği-
Mer’a, yaylak, harman yeri gibi kamu malları hakkında oluşturulan tapu kayıtlarının, o yerlerin kamu malı olma niteliğini ortadan kaldırmayacağı-