Dava konusu hacizli taşınır mallar üzerindeki haczin kaldırılmış olması durumunda icra mahkemesince «konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına» karar verilmesi ve dava açılmasına sebebiyet veren tarafa yargılama giderlerinin, bu arada avukatlık ücretinin; alacak miktarı ile haczedilen taşınır malın değerinden hangisi az ise onun üzerinden nisbi olarak yükletilmesi gerekeceği–
Alacaklının başladığı haciz yoluyla takipten vazgeçerek iflas yoluyla takibe başvurmuş olması halinde, borçlunun malları üzerine konulmuş olan haciz kendiliğinden kalkacağından «konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına» şeklinde karar verilmesi gerekeceği–
Asli müdahilin kararı tek başına temyiz edebileceği–
İhalede alacağına mahsuben alacaklıya satılıp teslim edilmiş olan hacizli mal hakkında istihkak davası açılamayacağı–
«Takip konusu borcun» ödendiğinin -ve bu nedenle de «haczin kalktığı»nın saptanması halinde icra mahkemesince bakmakta olduğu istihkak davasında «konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına» şeklinde karar verilmesi gerekeceği–
«İstihkak davasının reddine» karar verilmesi halinde, «maktu harç»a hükmedilmesi gerekeceği–
«Takibin devamına» ilişkin icra mahkemesi kararının davacı üçüncü kişiye tebliğ edildikten sonra aynı kararın daha sonra ikinci kez davacıya tebliğ edilmiş olmasının birinci tebliğ ile doğan hukuki sonuçları ortadan kaldırmayacağı–
Kiracının istihkak davası açamayacağı–
Davada «davalı» olarak bulunan borçlunun ölümü ile taraf ehliyetinin sona ereceği, ölenin hak ve borçlarının mirasçılarına geçeceği, mahkemece borçlunun mirasçıları olan kişilere yöntemine uygun şekilde açıklamalı duruşma davetiyesi tebliğ edilerek taraf teşkili tamamlandıktan sonra yargılamaya devam edileceği–