Mahkemece yapılacak işin; taraf vekilleri tarafından bildirilen bankalardan, hakkın doğum tarihlerinden itibaren ayrı ayrı birer yıllık devreler halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranlarının sorulması ve alacak kalemlerinin net miktarları tesbit ettirilerek, buna göre hakkın doğum tarihlerinden takip tarihine kadar kıdem tazminatı alacaklarına istenebilecek faiz miktarının bilirkişiye hesaplattırılması şeklinde olması gerekeceği, bu ilkelere uygun olmayan ve Merkez Bankası’nın bildirdiği faiz oranlarına göre hesaplama yapan bilirkişi raporu ile sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu-
Alacaklının, ilam konusu bedelden bu kesintilerin düşülmesinden sonra kalan net miktar için ilamlı takip yapabileceği, ancak ilamın hüküm kısmında açıkça net alacağa hükmedildiği belirtilmemiş ise bu halde de brüt miktara hükmedildiğinin kabulü gerekeceği-
Kamulaştırılması yapılamayan taşınmazın mülkiyet hakkının kullanılmasının engellenmesinden dolayı tazminat istemine ilişkin ilamın kesinleşmeden takibe konabileceği-
Mahkemece, takibe dayanak ilama ilişkin bozma kararı sonrası verilen ilam esas alınarak asıl alacak ve faiz miktarları kalem kalem belirlenerek ayrı ayrı yazılmak suretiyle takibin ilama aykırı kısımların iptaline bakiye kısım yönünden takibin devamına karar verilmesi gerekeceği-
Kamulaştırmasız el atma eyleminin 1983 yılından sonra olduğunun kabulü gerekli olup olayda uygulanması gerekli 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun geçici 6. maddesinin 13. fıkrası Anayasa'ya aykırı görülerek 13.11.2014 tarihinde Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmiş olmakla uygulanırlığı kalmadığından, mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Yerel mahkemenin kararı ile borçlunun TMK.nun 407. maddesi gereğince vesayet altına alındığı, vesayet kararından sonra kısıtlı doğrudan taraf gösterilerek icra takibine başlandığı görüldüğünden, vesayet altına alınma kararından sonra başlatılan takipte, kısıtlıyı vasisi temsil edeceğinden ve kısıtlı adına itiraz ve şikayet haklarını vasi kullanacağından, doğrudan kısıtlı borçlu hakkında takip yapılamayacağı hususunun kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece de re'sen gözetilmesi gerekeceği, o halde, mahkemece, takibin iptali gerekirken, icra emrinin borçlu vasisine tebliğ edilmediği gerekçesi ile icra emrinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesinin isabetsiz olduğu-
Eser niteliğindeki görsellerin izinsiz kullanımından kaynaklanan telif hakkı tazminatı alacağına ilişkin ilamın takibe konulabilmesi için kesinleşmesinin gerekmediği-
6352 sayılı Yasa'nın 58. maddesi ile değişik 2577 sayılı Yasa'nın 28'inci maddesinin (2.) fıkrası çerçevesinde, borçlu idareye takip tarihinden önce usulüne uygun yapılmış bir başvuru bulunmadığı anlaşıldığından, mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, konusunda uzman bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılarak, takipte nafaka alacağı dışında alacak kalemlerinin bulunduğu hususu da dikkate alınarak, karar tarihi itibarı ile ödenmemiş alacak olup olmadığının tespiti konusunda denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor tanzimi ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun takipte ilama aykırı olarak fazla alacak talep edildiği yönündeki iddiasının ilama aykırılık şikayeti olup kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebileceği-