Ortaklığın giderilmesi davası sonuçlanıp kesinleştikten sonra açılan muhdesatın aidiyetinin tespiti davasının hukuki yarar yokluğundan reddedilmesinin gerekeceği-
Muhdesat arza tabi olduğundan taşınmazda bulunan tüm muhdesatların kıymet takdirinde nazara alınması gerekirken üçüncü kişiye ait yapının hissedar olmadığı için oranlamada dikkate alınmadığı yönündeki bilirkişi görüşüne itibar edildiğinden, bu sebeple hükmün bozulması gerektiği-
Mahkemece paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının karar yerinde gösterilmesi gerekeceği, satış bedelinin, satışına karar verilen taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine konu ise paydaşların tapudaki payları oranında, elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi olması halinde mirasçılık belgesindeki payları oranında hem paylı, hem de elbirliği mülkiyet halinin bir arada bulunması halinde ise tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekeceği- Satış bedelinin oran kurulmak suretiyle dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken bu husus nazara alınmaksızın muhdesatın bedelinin muhdesat sahiplerine ödenmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekeceği-
Taşınmaz üzerinde daha önce mevcut bir muhtesata yeni bölümler ilave edilmesi, muhdesatın tamamlanması veya mevcut muhtesatın bakım ve onarımının yaptırılması bağımsız bir muhtesat meydana getirme niteliğinde olmayıp mevcut muhtesatın daha kullanılır hale gelmesini, iyileştirilmesini bir başka deyişle muhtesattan sağlanacak faydanın artmasını sağlayan işler olduğu ve bu işler için harcanan giderler de muhtesatın değerini artıran faydalı ve zorunlu giderler olduğu- İyileştirici nitelikteki bu giderleri tek başına karşılayan paydaş koşullarının varlığı halinde bu giderlerden paylarına düşen kısmını sebepsiz zenginleşme kurallarına göre isteyebilecek olup, tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı-
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davalarında davacı taraf satış suretiyle paylaşım istese de tarafların, aralarında aynen taksim yapılması konusunda anlaşmaları halinde ve taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı, tarım arazilerinin niteliği aynen taksimin yapılmasına müsait olması halinde mahkemece öncelikle aynen taksim yapılması gerektiğinin gözetileceği-
Ortaklığın giderilmesi davalarında taraflardan birisinin dava konusu taşınmaz üzerinde herhangi bir muhdesat (Bütünleyici parça) iddiası bulunuyorsa, bu konuda tarafların ittifak edip etmedikleri sorulup, ittifak etmiyorlarsa iddiası olan tarafa görevli ve yetkili mahkemede dava açması için süre verilmesi gerekeceği-
Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verildikten ve davanın sonucu beklendikten sonra ortaklığın giderilmesi davasının görüleceği-
Kamulaştırılan kısmın ifrazından sonra kalan kısmın ortaklığının giderilmesine karar vermek gerektiği-
Paydaşlığın giderilmesi istenilen taşınmazın tapudaki yüzölçümü fiili duruma uymuyorsa tapu kaydındaki yüzölçümünün düzeltilmesi için dava açmak üzere taraflara süre verilmesi ve dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi gerekeceği, şayet dava açılmaz veya açılan dava retle sonuçlanırsa ve tapu miktarı fiili durumdan az ise sabit sınırlardan başlanarak taşınmazın yüzölçümü belirlenip teknik bilirkişiye bu doğrultuda kroki düzenlettirilerek, krokide belirlenen yer hakkında karar verileceği ve eğer tapu miktarı fiili durumdan daha fazla ise davanın reddi gerekeceği-
30.04.2014 tarihli ve 6537 s. K. mad. 4 ile yapılan değişiklikle; artık alacaklı (davacı) tarafından borçlunun haczedilen payının doğrudan icra yolu ile satışı mümkün hale geldiğinden; alacaklının İİK mad. 121 gereğince yetki alarak bu parseller yönünden ortaklığın giderilmesi davası açmasında hukuki yararı kalmayıp, bu taşınmazlar yönünden davanın reddedilmesi gerektiği-