Muhdesatın kime ait olduğu hususunda paydaşlar arasında ittifak bulunmadığından muhdesat üzerinde hak iddia eden paydaşlara görevli mahkemede muhdesatın aidiyetinin tespiti hususunda dava açmak üzere süre verilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerektiği-
Yargılama sırasında payların devredilmesiyle, devir yapılan bu kişilerin davada taraf sıfatını kazandığı ve taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olduğundan davacı vekiline davayı devredilenlere yöneltmesi için süre ve imkan verilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra, taraflar arasında görülmekte olan ortaklığın giderilmesine ilişkin dava dosyası getirtilerek, sonucuna göre işin esası hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, dava konusu sulama alanındaki taşınmazlara ilişkin 3083 s. K.'a dayalı şerh nedeniyle ortaklığın giderilemeyeceğine ilişkin yasa hükmünün iptal edildiği gözetilerek işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceği- Dava konusu taşınmaza ait tapu kaydındaki kişi ile dosya içerisinde mirasçılık belgesi bulunan kişinin aynı kişi olup olmadığı hususundaki çelişki giderilmediğinden, mahkemece, bu çelişki giderilmeli, aynı kişi olması durumunda; nüfus kaydı ile tapu kaydı arasında isim farklılıklarının bulunması halinde isim yanlışlıklarının idari yoldan düzelttirilmesi, mümkün olmadığı takdirde ilgiliye tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davası açmak üzere uygun bir süre tanınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığının giderilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerektiği- Borç miktarının yeniden araştırılması, varsa kalan borç için dava tarihi itibariyle borçlunun payına düşecek değer tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerektiği- Karar tarihi itibariyle gayrimenkulün satış bedeli üzerinden alınacak harcın (binde) % 09,9 olması gerektiği- Hazinenin harçtan muaf olduğu-
Ortaklığın giderilmesi davalarında HMK. mad. 27 uyarınca bütün paydaşların yer alması zorunlu olup, paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekeceği-
Asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de payın üçüncü şahıslara satışı ve devri mümkün hale gelmiş olduğundan (5403 s. K. mad. 8; 6537 s. K. mad. 4); haczedilen payının doğrudan icra yolu ile satışı mümkün hale geldiği ve alacaklının (davacının) İİK. mad. 121. gereğince ortaklığın satış suretiyle giderilmesine ilişkin davayı açmasında hukuki yararının kalmadığı ve davanın reddi gerekeceği-
Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı icra hakimliğinden İİK. mad. 121 gereğince alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabileceği, bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınmasının zorunlu olduğu, icra hakimliğinden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan icra müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip davacı tarafa icra hakiminden yetki belgesi almak üzere süre verilmesi gerektiği-
Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olduğundan bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK. mad. 165 uyarınca uygun bir süre verilmesi gerektiği, mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekeceği-