Kanunlarımızda ister hasımlı isterse hasımsız olarak açılsın mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin davalarda duruşma yapılmaksızın evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verilebileceğine ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığı, bu nedenle mahkemece duruşma yapılmaksızın karar verilemeyeceği-
Mirasçılık belgesinin iptali-
“Çoğun içinde azı da vardır” kuralı gereği atanmış mirasçılık belgesi verilmesi isteminin," vasiyet alacaklısı belgesi verilmesi" istemini de kapsadığı gözetilerek davanın kısmen kabulü ile vasiyet alacaklısı belgesi verilmesi gerekirken davanın nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi yapılamayacağı-
Mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davalarda davacı, mirasçılık belgesi verilmesini isteyebilmek için murisin öldüğünü ve ölüm tarihini, muris ile kendisi arasındaki irs bağını kanıtlamak zorunda olduğu; bu tür davaların reddine karar verilebilmesi için murisin hiçbir şekilde yaşamadığının, böyle bir kişinin mevcut olmadığının belirlenmesi veya davacının murisin mirasçısı olmadığının tespitinin gerekeceği-
Doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıdın bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği-
Mirasın açıldığı anda "mirasçılardan ölü olanların bulunduğu" iddia edilirse, bu kez bu mirasçıların ölü olup olmadıklarının araştırılması, ölmüş iseler ölüm kayıtlarının nüfusa işlenmesi için ilgililere ihbar ve ihtar edilmesi gerekeceği-
Mahkemece, HMK'nın 297/2 maddesi hükmüne aykırı şekilde karşı dava hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesinin isabetsiz olacağı bu nedenle hükmün bozulması gerektiği-
Usulüne uygun yetki belgesiyle mirasçılık belgesi talep eden davacı vekiline murisin ölüm tarihi itibariyle mirasçılarını ve miras paylarını gösterir mirasçılık belgesi verilmesinin gerektiği-
Murisin nüfus kütüklerinin oluşturulduğu miladi 1902-1903 yıllarında ölü olduğu anlaşıldığından mirasçılarının ve paylarının Feraiz ve Tevsii İntikal Kanunlarına göre belirlenmesi gerekeceği, bu durum ise hakimin hukuki bilgisi ve genel hayat tecrübelerine göre değerlendirebileceği bir konu olmayıp, konunun uzmanının incelemesini gerektiren teknik bir konu olduğu-
4721 sayılı TMK'nın yürürlüğü ve uygulama şekli hakkında Kanunun 17. maddesine göre mirasçılık ve mirasın geçişi mirasbırakanın ölümü tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirleneceği-