İcra takibinin bir belgeye dayanıyor olması halinde, belgenin onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmesinin zorunlu olduğu; bu zorunluluğunun yerine getirilmemesi halinde, icra mahkemesince “takibin iptaline” değil “ödeme emrinin iptaline” karar verilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı belgenin onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmemiş olması halinde, bu konuda yapılan şikayetin kabul edilerek icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” karar verilmesi gerekeceği-
Borçluya gönderilen ödeme emrinin bulunduğu zarfta “bu zarfta örnek:7 ödeme emri vardır” açıklamasının yer almasına rağmen, dayanak belgelerin ödeme emri ekinde tebliğ edildiğine dair başkaca delil bulunmaması halinde, borçlunun şikayetinin kabul edilerek ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekir mi?
BK'nun 84. (şimdi; TBK’nun 100/I.) maddesi uyarınca yapılan ödemelerin öncelikle faiz ve masrafa mahsup edileceği-
Hukuk davalarında olduğu gibi icra takibinin taraflarının da “taraf ehliyeti”ne sahip olmaları gerektiği, yalnız gerçek ve tüzel kişilerin taraf ehliyeti bulunduğundan, alacaklının başlattığı takipte borçlu olarak “Kütahya Devlet Hastanesi Baştabipliği”, “Ankara Üniversitesi Döner Sermaye İşletme Müdürlüğü”, “Birecik Kaymakamlığı”, “Verim Tarım Tarımsal İlaç, Gübre ve Tohum Bayii Toprak Tahlil Laboratuvarı”, “Karlıova Yatılı İlköğretim Bölge Okulu”, “Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu Sincan Çocuk Yuvası”, “Yurt Gıda A.Ş. Tadımsal Ltd. Şti. Maliye Bakanlığı Ortak Girişimi”, “Karaman 82. Yıl Devlet Hastanesi Baştabipliği”, “N. Petrol E.can Akaryakıt”, “48. İç Güvenlik Tugay Komutan Yardımcılığı Askeri Garnizon Müdürlüğü”, “D.cilik Müsteşarlığı Çanakkale Bölge Müdürlüğü”, “Kırşehir Sağlık Müdürlüğü”nü göstererek yapmış olduğu “takibin –borçlunun pasif husumet ehliyeti bulunmadığından– iptaline” karar verilmesi gerekeceği-
İcra takibinin taraflarının “taraf ehliyeti” ne sahip olmaları gerektiğinden, “…Devlet Hastanesi Baştabipliği” aleyhine yapılan takibin süresiz şikayet yoluyla iptalinin istenebileceği-
Adi ortaklığı idare yetkisi bulunan temsilcinin yapacağı işlem ortakları 3. şahıslara karşı eşit olarak sorumlu kılacağı; adi ortaklığı temsilen idareci şerikin (ortak-temsilcinin) imzaladığı takibe konu çekten dolayı, diğer ortakların da müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı-
İpotek, resmi nitelikteki tapu siciline yapılacak tescil ile tesis edildiğinden, rehin hakkının rehin bedelini alacaklıya (bankaya) ödeyen kefile rehin hakkının devri için adi nitelikteki “temlik sözleşmesi”nin yeterli olmadığı, buna dayalı olarak temlik alan kefil tarafından “alacaklı” sıfatı ile borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılamayacağı-