Taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmemiş olup, tespit harici bırakılan bir yer olduğundan koşulların oluşması halinde TMK’nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi gereğince edinilmesinin mümkün olduğu-
Mirasçıların ve bunlardan ayrı dava dışı kalan mirasçı varsa onlarla birlikte davanın adı geçenlere yöneltilmesinin, davada taraf durumu almalarının sağlanmasının, 18 yaşını doldurmayanlar bakımından velayeten davada temsil edilmelerinin sağlanmasının, bunlar adına yapılacak tüm tebligatların velilerine yapılmasının, öncelikle taraf teşkilinin bu şekilde yerine getirilmesinin kamu düzeni ilkesinin gereği olduğu-
Zilyet, taşınmaz malı, kayıt malikinden veya mirasçılarından veya mümessillerinden tapu dışı bir yolla iktisap ettiğini, onların beyanı veya herhangi bir belge ile veya bilirkişi veyahut tanık sözleri ile ispat ettiğini ve ayrıca en az 10 yıl müddetle çekişmesiz aralıksız ve malik sıfatıyla zilyet bulunduğu takdirde, zilyet adına tespit olunacağı-
Kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında TMK'nın 713/4 ve 5. fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli yerel ve gazete ilanlarının yöntemine uygun bir biçimde yapılması, ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması, yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi gerekeceği-
Davada sağlıklı bir yargıya ulaşmak için 2002 olan dava tarihine göre, 20-30 yıl öncesine ait (1972-1982), stereoskopik hava fotoğraflarının istenilmesi ve bu fotoğrafların stereoskopla incelenmesi gerekeceği-
Taş yığmanın, temel açmanın, imar-ihya sayılmadığı gibi zilyetlikle kazanma biçiminde yeterli ve yasal neden olmadığı-
Her ne kadar davalılara dava dilekçesi tebliğ edilmiş ve herhangi bir yanıt vermemiş iseler de; bu durum davanın reddini istedikleri anlamına geleceğinden; TMK mad. 6 uyarınca davacı tarafın iddiasını her türlü delille kanıtlamasının gerekeceği-
Bilirkişilerin hakim yerine geçerek dava konusu yerle ilgili zilyetlikle kazanılır-kazanılmaz şeklinde görüş bildirmeleri görevleri olmayıp, bu konunun takdirinin mahkemeye ait olduğu-