İİK. nun 68/son maddesi uyarınca itirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlunun, alacaklının talebi üzerine %40’dan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği; yetki itirazının “esasa ilişkin itiraz” niteliğinde olmadığı-
İtirazın kesin olarak kaldırılmasını isteme süresi olan 6 aylık sürenin, borçlunun itirazının alacaklıya tebliği ile başlayacağı (tebliğ edilmedikçe itiraz sürenin başlamayacağı)-
Dosya borcunu “icra kefili” olarak ödemiş olan borçlunun (icra kefilinin) ödediği parayı, borçludan isteyebilmesinin ancak genel hükümlere göre açacağı dava sonucunda alacağı ilamla mümkün olabileceği-
Adi ortaklıklarda yetkili temsilci tarafından şirket nam ve hesabına borçlanılan miktardan ortakların yalnız şirketteki hisseleri ile değil, bütün mallar ile müteselsilen sorumlu olacakları-
Süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmemiş olan çekin “adi havale” niteliğinde olacağı, borç ikrarını içermediğinden İİK. nun 68/I maddesinde sayılan belgelerden sayılmayacağı-
Belli vadelerde ne amaçla alındığı belli olmayan paraların, ne amaçla iade edileceği hususu yargılamayı gerektireceğinden, icra mahkemesince “itirazın kaldırılması talebinin reddine “ karar verilmesi gerekeceği-
“Takip dayanağı faturalardaki malların teslim edilmediği” yolunda borçlunun bir itirazının bulunmaması halinde BK. 73 (şimdi; TBK. mad. 89) uyarınca alacaklının fatura bedelinin ödenmesi için alacaklının ikametgahının bulunduğu icra dairesinde takip yapabileceği-