İpotekli takiplerde, takip sonunda üçüncü kişinin taşınmazının paraya çevrilmesi söz konusu olduğundan, o kişi hakkında da takip yapılması gerektiği, şu hale göre ipotek veren üçüncü kişi ile asıl borçlu arasında zorunlu takip arkadaşı olduğu, bu husus mahkemece re'sen gözönünde bulundurulacağı- İpotekli taşınmaz maliki 3.kişi şikayetçi hakkında yapılmış bir takip bulunmadığına göre takibe devam edilmesi ve hakkında takip olmayan 3.kişiye ait taşınmazın satışı mümkün olmadığından, yapılan ihale de yok hükmündedir.
K. takdirine yönelik şikayetler hakkında icra mahkemelerince verilecek kararların kesin nitelikte olmasına karşın, kıymet takdirine ilişkin hususların ihalenin feshi davası sırasında mahkemece değerlendirilmesi gerekeceği-
7 günlük şikayet süresinin son günü tarihi, resmi tatil olan R. B.ına; 11.09.2010 ve 12.09.2010 tarihleri ise resmi tatil olan cumartesi ve pazar günlerine rastladığı için şikayet süresinin, tatili takip eden ilk iş günü tarihinde biteceğinden söz konusu bu son tarihte yapılmış olan şikayetin süresinde olduğu-
Takip dosyası içeriğinden borçlunun adresinin mevcut olması da gözetilerek ihalenin feshini şikayet yoluyla isteyen borçlunun takip safhasında adresinin belli olması nedeniyle şikayet dilekçesinde ayrıca yurtiçi adresinin gösterilmemiş olmasının eksiklik olarak kabul edilemeyeceği-
Şikayet dilekçesine ekli vekaletnamede, şikayetçi asilin adresinin mevcut olup, bu adresin de yurt içinden olduğu tespit edilmiş olduğundan İİK. nun 134/2.maddesinde hüküm altına alınan yurt içinde adres gösterme koşulunun yerine getirildiğinin kabulü gerekeceği-
İhalenin feshi isteklerinin reddedilmiş olması keyfiyetinin temelde yolsuz tescil nedenini ortadan kaldırmayacağı, yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil davalarının her zaman açılabileceği-
İİK.nun 134.maddesinde belirtilen yedi günlük yasal süreden sonra ileri sürülen fesih sebepleri inceleme konusu yapılamayacağı gibi, ihale konusu taşınmazın aile konutu olduğu ve tesis edilen ipoteğin anılan nedenle terkinine ilişkin dava açıldığı hususu kamu düzenine ilişkin olmadığından mahkemece re'sen dikkate alınamayacağı-
Borçluya yapılan satış ilan tebligatının usule uygun olarak borçluya bizzat tebliğ edildiği anlaşılmış olup, kıymet takdir raporu tebliği usulsüz olsa bile borçlunun en geç bu tarihte kıymet takdir işleminden haberi olduğunun kabulü gerekeceğinden ve bu tarihten itibaren borçlu kıymet takdir işlemine itiraz ve şikayette bulunmadığından kıymet takdir raporunun kesinleşmiş olduğu- Borçluya satış ilan tebligatı usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini ve satışa esas kıymet takdir raporu da öğrenme tarihine göre yasal sürede itiraz edilmeksizin kesinleştiğine göre mahkemece borçlunun anılan nedenlere dayalı ihalenin feshi isteminin reddi gerekeceği-
Fesih talebinde bulunan şikayetçi, takip dosyasında alacaklı-borçlu ve tapu sicilinde ilgili olmadığı gibi, pey sürmek suretiyle ihaleye de iştirak etmediğinden ihalenin feshi davası açmasına yasal imkan olmadığı; mahkemece, istemin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddedilerek şikâyetçi aleyhine para cezasına hükmedilmemesi gerekeceği-
Borçlunun yasal süresi içerisinde ihalenin feshi isteminde bulunmasından sonra icra dosya borcunun haricen ödenmiş olmasının, icra mahkemesinin borçlunun başvurusunu incelemesine engel teşkil etmeyeceği-