Tebliğ işlemi, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatap tebliğden haberdar olmuş ise, tebliğ işlemi geçersiz olmayıp muhatabın usulsüz tebliği öğrendiği tarihin, tebliğ tarihi kabul edileceği- İhalenin feshi talebinde bulunan şikayetçi borçlunun vekili tarafından, ihale tarihinden önce menfi tespit davası açıldığı ve icra takibinin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurulduğu, satışın durdurulmasına karar verilmesinin istendiği, anlaşıldığından, şikayetçi borçlunun vekiline yapılan satış ilanı tebliğ işlemi usulsüz olsa da, şikayetçi borçlunun satıştan makul süre önce satışı öğrendiğinin kabulü gerektiğinden borçlunun vekiline, satış ilanı tebliğ işleminin usulüne uygun yapılmaması nedeni ile ihalenin feshine karar verilemeyeceği-
Şikayetçinin süresinde, süre tutum dilekçesi vererek istinaf isteminde bulunması ancak gerekçeli kararın tebliğine rağmen yasal 10 günlük süre içerisinde gerekçeli istinaf dilekçesi sunmaması halinde, kamu düzeni ile sınırlı olarak inceleme yapılması gerektiği-
Mahkemece, şikayete konu muhtıranın, haricen ödendiği ileri sürülen ve ihale bedelleri toplamını içeren kısımları yönünden iptal edilerek; icra müdürlüğünce yapılan tahsilatlar yönünden ise, takibin sadece borçlulardan biri için iptal edildiği ve diğer borçlular açısından devam ettiği dikkate alınarak, adı geçen borçlu adına yapılan ve İİK'nın 361. maddesi kapsamında iadesi istenebilecek tahsilatların tespiti için gerektiğinde bilirkişiye de başvurulmak sureti ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İhalenin feshi istemi, HMK'nin 308/2. maddesinde belirtilen tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri bir dava olmadığına göre, ihalenin feshi davalarında davayı kabul mümkün olup, kabulün hukuki sonuç doğurması için borçlu tarafından yapılan şikayette hem alacaklı hem de ihale alıcısının davayı kabul etmesi gerekeceği-
Her ne kadar ihalenin geçerliliği için elektronik ilan zorunlu ise de somut olayda icra dosyası arasında E-Satış Portal İhale Yayın B.si Raporunun mevcut olduğu, üzerinde tarih ve saatin yer aldığı, yayına girme ve yayından kalkma tarih ve saatlerinin açıkça yazılı olduğu, kaldı ki elektronik ortamda onbir kişinin pey sürdüğü, bilgilerinin açık olduğu, tutanağın usul ve yasaya uygun oduğu ve yine bunun dışında da ihalenin feshini gerektirecek başka bir hususun da bulunmadığı görüldüğünden ilk derece mahkemesince ihalenin feshi isteminin reddine dair verilen kararın yerinde olduğu-
İhalenin feshi istemi, HMK'nun 308/2. maddesinde belirtilen tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri bir dava olmadığına göre, ihalenin feshi davalarında davayı kabul mümkün olup, kabulün sonuç doğurması için, borçlu tarafından yapılan şikayette hem alacaklı hem de ihale alıcısının davayı kabul etmesi gerekeceği-
İhalenin feshinin, kural olarak ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde istenebileceği, ancak, kendisine satış ilanı tebliği gerekip de satış ilanı tebliğ edilmeyen veya usulsüz tebliğ edilen ilgili açısından şikayet süresinin ihaleyi öğrendiği tarihten başlayacağı-
Davanın esasıyla ilgili olarak, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında, duruşma yapılmadan karar verileceği-
Borçlunun ihalenin feshi talebinde hak düşürücü sürenin geçtiği ve bu durumun icra mahkemesince de tespit olunduğu değerlendirilmeden, anılan şikayetin hem süreden hem de esastan reddolunmasının doğru olmadığı-
Feshi istenilen taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde satıldığı görülmekte ise de satış ilanı  ve kıymet takdiri tebliğlerinin usulsüz olduğu ve şikayetçinin kıymet takdirine itiraz ettiği anlaşıldığından, mahkemece, fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazlar konusunda uzman bilirkişi marifeti ile keşif yapılmak suretiyle incelenerek, ihale konusu taşınmazın değerinin belirlendiği keşif tarihi esas alınmak suretiyle tespit edilecek değerinin, ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalenin feshine karar verilmesi, muhammen bedelin altında olması halinde ise zarar unsuru oluşmayacağından ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-