TÜRK BORÇLAR KANUNU > - Genel Hükümler > - Borç İlişkisinin Kaynakları > - Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri > - A. Sorumluluk > - IV. Özel durumlar > - 1. Ölüm ve bedensel zarar > Madde 54 - b. Bedensel zarar
Davacının kaza tarihi öncesinde psikolojik tedavisine ilişkin tedavi var ise ve yine kazadan sonraki tedavi evrakları da dosya arasına getirtildikten sonra muayenesi de yapılarak, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, kazadan sonra oluştuğu belirtilen "travma sonrası stres bozukluğu" nedeniyle davacıda kalıcı maluliyet bulunup bulunmadığı, kaza ile illiyet bağının olup olmadığı, maluliyet oranına etki edip etmediği, belirtilen rahatsızlığın ömür boyu sürüp sürmeyeceği ve sürekli değilse ne kadar süre devam edeceği konusunda Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümlerinden içerisinde psikiyatri uzmanının da bulduğu bir heyetten açıklayıcı, denetime elverişli rapor alınıp sonucuna göre (davalı lehine oluşan kazanılmış haklar da gözetilerek) karar verilmesi gerektiği-
Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği- Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesinin gerekli olduğu; belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerektiği-
Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği- Aktüer raporundaki hesaplamanın, TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemi uygulanmak suretiyle yapılacağı-
Kazaya karışan tescilsiz aracın motorlu bisiklet olduğunun değerlendirildiği, davacı vekilinin rapora itiraz etmediği ve bu durumun karşı taraf yararına usulü hak teşkil ettiği, raporun içeriğine riayet edilerek davalının zarardan sorumlu olmayacağı-
İtiraz Hakem Heyetince dava konusu trafik kazasına ilişkin varsa ceza soruşturma dosyası da dosya arasına alınarak tüm deliller değerlendirilmek suretiyle tarafların olaydaki kusur oranlarının tespiti için üniversite öğretim üyelerinden veya Karayolları Genel Müdürlüğünde görevli fen heyetinden seçilecek uzman bilirkişilerden denetime elverişli, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği- Davacının koruyucu başlık (kask) takmaması nedeniyle zararın oluşumunda veya artmasında katkısının bulunduğu gözetilerek%20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmak suretiyle davalının sorumlu olduğu- Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği-
Belirsiz nitelikte olan alacağın miktar veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda ise davacı artık iddianın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağına tâbi olmaksızın geçici talep sonucunu kesin talep sonucuna dönüştürmek üzere talebini arttırabileceği- İkinci talep artırım dilekçesinin ıslah dilekçesi olduğu- Davacı sürücüsü olduğu motosiklet ile seyir halindeyken meydana gelen kazada yaralanarak malul kalmıştır. İtiraz Hakem Heyetince davacının kafa bölgesinden yaralanması nedeni ile %20 müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği- Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği-
Zorunlu mali sorumluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olmakla birlikte başvurunun yapıldığı ancak eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu hâllerde bu eksikliğin tamamlanabileceği- İtiraz Hakem Heyetince karar tarihi itibariyle bir yıllık sürenin de geçmiş olduğu dikkate alınarak; davacının kazaya ilişkin tüm tedavi evrakı eklenip (eksik varsa temini ile) dosyada bulunan sağlık kurulu raporları da irdelenmek ve bizzat muayene edilmek suretiyle kaza tarihinde yürürlükte olan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği- Aktüer raporundaki hesaplamanın, TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemi uygulanmak suretiyle yapılacağı- Kaza tarihinde 18 yaşından küçük olan ve gelir getirici bir işte çalıştığı tespit edilemeyen davacı hakkında geçici iş göremezlik tazminatı hesaplanmasının hatalı olduğu-
Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçların, tavzih yolu ile sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği- Hakim hükmü verdikten ve davadan elini çektinden sonra temyiz edilerek hüküm bozulmadıkça o davaya yeniden bakamayacağı ve verilen hükmü değiştiremeyeceği- Hakimin; tavzih veya tashih yolu ile hükümde unuttuğu esasa ilişkin talepler hakkında karar verip bunu hükmüne ekleyemeyeceği- Somut olayda davalının itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince hükmün tamamen değiştirilmesinin bozma sebebi olduğu-
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesinin gerekli olduğu; belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerektiği-