Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği- Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesinin gerekli olduğu; belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerektiği-
Davacının içinde bulunduğu araç sürücüsünün kusurunun olmadığının asliye ceza mahkemesi kararı ve dosya içindeki kusur raporları ile sabit olduğu, zamanaşımı itirazı bakımından ise ferdi kaza sigortası yönünden zararın öğrenilmesinden itibaren iki yıl ve her halde altı yıl içinde zamanaşımı süresinin dolduğu, kaza tarihinden itibaren altı yıllık sürenin, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme üzerinden de iki yıllık sürenin geçmiş olduğu-
Trafik sigortası bulunmayana aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun sürekli iş göremezlik tazminatı talebi- Davacının yeniden muayenesi de yapılarak kaza nedeniyle maluliyeti oluşup oluşmadığı ve varsa maluliyet oranının, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirlenmesi için, en yakın üniversite hastanesinin adli tıp anabilim dalı başkanlığından rapor alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Davacı vekilinin bedel artırım dilekçesinin Tebligat Kanunu’na uygun olarak davalı vekiline tebliği ile sonucuna göre karar verilmesi gerektiği; aksinin adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukuki dinlenilme hakkının ihlali ile bozma sebebi olduğu-
İtiraz Hakem Heyetince; davacının kazaya ilişkin tüm tedavi evrakı eklenip (eksik varsa temini ile) dosyada bulunan sağlık kurulu raporu da irdelenmek ve bizzat muayene edilmek suretiyle kaza tarihinde yürürlükte olan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, içerisinde ortopedi ve travmatoloji uzmanı ile cildiye uzmanının da bulunduğu heyetten Adli Tıp Kurumu ya da üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Kaza sonrası davacının sürücü kardeşine ait adli rapora göre kaza sebebiyle yaralanmadığı belirlenmiş olup, davacının yaralanmasının kendisinin araç kapısını açarak araçtan aşağıya atlaması sebebiyle oluştuğu, yaralanma ile kaza arasında illiyet bağı kesildiği; bu nedenle, başvurunun reddine karar verilmesi gerektiği-
Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının, derdest davalara re'sen uygulanacağı; İtiraz Hakem Heyetince, açıklanan iptal hükmü uyarınca işin esasının incelenmesi gerektiği- Anayasa Mahkemesi'nin 26.07.2023 tarihli ve 2023/43 Esas 2023/141 Karar sayılı kararı ile 04.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 06.12.2006 tarihli ve 5560 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle değiştirilen 253 üncü maddesinin (19) numaralı fıkrasının beşinci cümlesinin “Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz;…” bölümünün Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiğinden uyuşmazlıkta uygulanamayacağı-