Mirasçılar arasındaki miras payının yazılı sözleşme ile devrinin, kural olarak elbirliği şeklinde mülkiyet devam ettiği sürece olanaklı olduğu, TMK'nin 677.maddesinin paylı mülkiyete uygulanması mümkün olmayıp, paylı mülkiyet esasında devrin resmi şekilde yapılması gerekeceği, bu durumda, davacıların miras payı devri sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulünün doğru olmadığı- Hukuken geçersiz sözleşmeler tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralının gözardı edilmemesi gerekeceği, hal böyle olunca, satış senedinde yer alan bedelin, denkleştirici adalet kuralları gereğince TEFE-ÜFE endeksleri, altın-döviz kurlarındaki artışlar, memur ve işçi ücretlerindeki artışlar gözetilerek dava tarihine kadar ulaştığı değerin saptanması ondan sonra davacılar vekilinin bedel isteği konusunda oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davacıların "mirasçılıktan ivaz karşılığı feragat" sözleşmesine istinaden eldeki davayı açarak, davalıların dava konusu taşınmazda hakları kalmadığından bahisle hisseler oranında tapu iptal ve tescil ile yine kendi hisseleri oranında tapuya kayıt ve tescili istedikleri, mahkemece; davalıların babası ...’nın dava konusu taşınmazdaki payı yönünden dava konusu taşınmazdaki hissesinin iptal edilerek, davacıların murisi ...’ın veraset ilamında davacıların payına göre tapu iptal ve tescil kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde dava konusu taşınmazların tapusunun tümden iptal edilerek, dava dışı kişiler hakkında da hüküm kurulmuş olmasının bozmayı gerektirdiği-
Davanın; TMK'nin 677.maddesi uyarınca mirasçılar arasındaki pay devrine ilişkin olduğu, dava konusu taşınmazda iştirak halindeki mülkiyetin paylı mülkiyete dönüştürülmesi işleminin tüm mirasçıların katılımıyla yapılmış olmasının, miras payına ilişkin sözleşmelerden dönme niteliğinde ve bu sözleşmelerin artık hukuki sonuç doğurma özelliğini kaybetmiş olduğu sonucuna varıldığından, bölge adliye mahkemesince bu gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, dava konusu olmayan bu payı da kapsar şekilde (davacı lehine) iptal ve tescil kararı verildiğinin anlaşıldığı, bu şekli ile hükmü temyiz eden (ve esasen ... ... mirasçıları olan) bir kısım davalılar ... ve arkadaşlarının bizatihi murislerinden kendilerine intikal eden (ve dava konusu olmayıp) akabinde devir ettikleri 1/8 paya yönelik temyizde hukuki yararlarının bulunduğu, o halde mahkemece, ... ... ait 1/8 miras payı oranında hissenin dahili davalı şirket uhdesinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken (dava konusu edilmeyen) bu hisse de dahil edilerek dahili davalı şirketin tüm paylarının iptaline yönelik hüküm tesis edilmesinin doğru olmadığı-
Dava konusu taşınmazlar için açılmış bir ortaklığın giderilmesi davası olduğu, bu şekilde artık mirasçılar arasında harici bir taksim sözleşmesinden veya fiili kullanım biçiminden söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmişse de; davacının dava konusu taşınmazı kullanamadığının ispat külfetinin davacıya ait olduğu, dava dışı diğer paydaşların tanık olarak dinlendiği, beyanlarında da her paydaşın hissesi oranında taşınmazı ektiğini ve davacının da kendi hissesi oranında dava konusu taşınmazı kullandığını belirttiği, bu durumda; davacının hissesine karşılık az veya çok kullanabileceği bir kısım bulunduğuna göre davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
TMK. 677/1 gereğince terekenin tamamı veya bir kısmı hakkında mirasçılar arasında miras payının devri konusunda yapılan sözleşmelerin yazılı olmak kaydıyla geçerli olması ve anılan yasa maddesi gereğince sözleşmenin geçerliliği için adi yazılı şeklin yeterli olduğu-
Mirasçılar arasında yapılan paylaşımın TMK'nin 677. maddesi uyarınca yazılı olması gerekeceği-
8. HD. 05.11.2019 T. E: 2018/632, K: 9863-
8. HD. 15.10.2019 T. E: 2016/3722, K: 9010-
TMK'nin 676 ve müteakip maddelerine dayalı miras payının devri anlaşmasından kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak isteği-