Belediyelere ait taşınmazların kira sözleşmelerinde de 2886 sayılı Kanunun 75.maddesi hükümlerinin uygulanacağı, kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren, işgalin devam etmesi halinde, sözleşmede hüküm varsa hükme göre hareket edileceği aksi halde ecrimisil alınacağı düzenlendiğinden taraflar arasında usulüne uygun yeni bir sözleşme yapılmadıkça kiracının fuzuli şagil olarak kabulü gerekeceği-
H.n dava konusu taşınmaz içinde bulunan bahse konu binada davalıların murislerine ait eşyalar olduğuna ve davalılar tarafından mirasın red edilmediğine göre davacının ecrimisile hak kazandığı kuşkusuzdur. Bu durumda belirlenecek ecrimisilin hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde davanın ecrimisil isteği yönünden de reddinin hükmün bu nedenle bozulmasına neden olacak-
E.tma haksız bir eylem olup, elatmanın önlenmesi davalarının ise haksız eylemi gerçekleştiren kişilere karşı açılacağı-
TMK'nun 705. maddesi hükmü uyarınca çekişmeli taşınmazın mülkiyetinin kararın kesinleşme tarihinde geriye etkili olmak üzere dava dışı bayi M.ye intikal ettiği, böylece davacının çekişmeli yerde mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının kalmadığı, davalıların bayisi olan dava dışı M.'nın açmış olduğu davanın geriye etkili olmak üzere kabul edildiği gözetildiğinde davalıların taşınmazı M.'nın halefi sıfatıyla kullanmaları söz konusu olup, kendilerinin fuzuli şagil olarak kabul edilmesi, dolayısıyla haksız işgalcinin kayıt malikine ödemekle yükümlü olduğu haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisilden sorumlu tutulmalarına olanak olmadığı-
Bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin açılan davada, HMK. mad. 115 uyarınca, dava şartlarından olan görev konusunda yargılamanın her aşamasında karar verilebilecek ise de, HMK. mad. 27 ve 122 uyarınca taraflara dava dilekçesi ve duruşma gününü içerir tebligat çıkartılmadan, bir başka deyişle taraflar davadan haberdar edilmeden yazılı şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğu- 
Paylı mülkiyet hükümleri gereğince davalının 3167 parsel sayılı taşınmazın tamamını ekip biçmek suretiyle tasarruf ettiği keşfen tespit edildiğinden anılan parsele müdahalesinin haklı ve geçerli bir nedene dayanmadığı gözetilerek davalının paya vaki elatmanın önlenmesi davasının kabulüne ve pay oranında ecrimisile hükmedilmesinin gerekeceği-
Davacının da kullandığı suya davalı kooperatif tarafından yapılan müdahalenin önlenmesine yönelik bulunan davanın, haksız fiillere ilişkin özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde çözümlenmesi gerekeceği-
Payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenilmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya şuyun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesinin gerekeceği-
Taraf sıfatının kamu düzeniyle ilgili olduğunun res'en gözetileceği, bu nedenle dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmeyen ve davada taraf sıfatı kazanamayan Belediye Başkanlığı hakkında esastan hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı-