E.tmanın önlenmesi ve ecrimisil istekleri-
Çaplı taşınmazda bulanan bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin davada, öncelikle davada ileri sürülen taleplerden el atmanın önlenmesi isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekeceği-
E.tmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin davada, hükmüne uyulan bozma ilamında davalı aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi sebebi ile lehine avukatlık parasına hükmedilmesi gereğine değinilerek hüküm bozmaya sevk edilmiş olup, bozma ilamına uyulmuş olmakla ilgilisi lehine usulü kazanılmış hak oluşturacağı-
Dava konusu yerler imar ve ihyaya muhtaç yerlerden olduğundan; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17. maddesinde açıklanan imar ve ihyanın tüm olumlu ve olumsuz koşullarının araştırılıp belirlenmesinin zorunlu olduğu; bu duruma göre, taşınmazın içerisinde çalılık alanlar bulunduğuna göre bu gibi yerlerin orman sayılan yerlerden olup olmadığının araştırılıp belirlenmesi ve taşınmazın sulu ya da kuru tarım arazisi niteliğinde olup olmadığının üzerinde durulmasının gerekeceği-
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK nun 187/5. maddesi uyarınca derdestlik dava şartı olmayıp, ilk itiraz niteliğinde olup, Sulh Hukuk Mahkemelerinde görülen davalarda ise ilk itirazın en geç ilk oturumda ileri sürülmesi gerekeceği-
El atmanın önlenmesi, eski hale getirme ve tazminat isteklerine ilişkin davada, 6100 sayılı HMK'nun hükümleri ve 492 Sayılı Harçlar Kanununun 16. maddesi uyarınca dava değerinin elatılan yerin değerinden ibaret olacağı ve belirlenen bu değer üzerinden Harçlar Kanununun 26, 27, 28, 30 ve 32 maddelerinin öngördüğü şekilde işlemlerin yerine getirileceği ve gerekli olan harcın alınacağı-
E.tmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkin davada, HUMK'nun 413. (6100 sayılı HMK'nun hükümleri) ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesi uyarınca dava değerinin elatılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil veya tazminatın toplamından, elatmanın önlenmesi isteğinin yanında yıkım isteği de varsa dava değeri elatılan yerin değeri ile yıkımı istenilen yapı değerinin toplamından ibaret olacağı (4.3.1953 tarih 10/2 sayılı İ.B.K.) ve belirlenen bu değer üzerinden Harçlar Kanununun 26, 27, 28, 30 ve 32. maddelerinin öngördüğü şekilde işlemlerin yerine getirileceği ve gerekli olan harcın alınacağı-
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olmasının aranmadığı, davada objektif her normal insanın duyarlılığına göre elatmaya katlanıp katlanamayacağı araştırılmalı; sonuçta katlanılabilir, hoşgörü sınırlarını aşan bir zarar veya elatmanın varlığı tespit edildiği takdirde mülkiyet hakkının taşkın olarak kullanıldığı sonucuna varılması gerektiği ve taşkın kullanma belirlendiği takdirde elatmanın tamamen ortadan kaldırılması veya tahammül sınırları içerisine çekilebilmesi için ne gibi önlemlerin alınması gerektiği bilirkişiler aracılığı ile tespit edilerek, tarafların yarar ve çıkar dengeleri gözetilerek bunların en uygununa karar verilmesi gerektiği- Davacının, kendi taşınmazı üzerine ruhsatsız olarak yapılan yapının taşınmazına zarar verdiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve kal istemiyle açmış olduğu davada, davalı tarafın kendi taşınmazı içinde yaptığı eklenti bina ve tuvaletten davacının zararının olup olmadığı, olmuş ise ne olduğu hususu araştırmadan salt eklentinin ruhsatsız ve imara aykırı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
E.tma haksız eylem olup, elatmanın önlenmesi davalarının haksız eylemi gerçekleştiren kişi ya da kişiler aleyhine açılması gerekeceği-
Davacı, kayden maliki olduğu taşınmazda kiracısı olan davalının izin almadan imara ve projesine aykırı tadilat yaptığını, kendi kullanımındaki katlara müstakil çıkış sağlayan kapı inşa ettirdiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve kapı ve koridorun yıkılarak taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalının belediyeden dava konusu taşınmazdaki tadilata ilişkin yapı ruhsatı getirmesi gerçekliği karşısında istemin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-