Davacı taraf, "alacağının niteliğine göre davalı vergi dairesine ilk sırada pay ayrılmaması gerektiğini" ileri sürdüğünden, bu itiraz davalının alacağının esasına ya da miktarına yönelik olmadığından, itirazı inceleme görevinin icra mahkemesine ait olduğu-
Zilyetliğe tecavüzün men’i ve eski hale getirme istemi- Mahkemece davacı tarafa, adresini bildirilmeyen davalı için bu hususta kesin süre verilmiş olduğu görüldüğünden; bahsi geçen davalı yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi ve diğer davalılar için ise, işin esası hakkında yargılama yaparak hüküm tesis edilmesi gerektiği-
OHAL ile ilgili mevzuat hükümlerine göre adına nemalandırılmak üzere Toplu Konut Fonuna yatırılmış olan tazminatın davalı bankadan tahsiline ilişkin alacak davasının tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği- "Davacı adına yatırılan paranın bankada olmasının davacının bankayla yaptığı bir sözleşmeye veya hukuki işleme dayalı olmayıp fon ile banka arasındaki işlemden kaynaklandığı dolayısıyla, 6502 sayılı TKHK kapsamında tüketici işleminin bulunmadığı, tahsili istenen tazminatın mesleki nedenlerle tahakkuk ettirilmiş olduğu, bu sebeplerle ticaret mahkemelerinin görevli olduğu" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-
22. HD. 07.02.2019 T. E: 2017/19622, K: 2711-
Ruhsal rahatsızlık ileri sürülmüş olup; iddianın dosya arasındaki delille doğrulanması sebebiyle; mahkemece yapılacak iş; tarafın, vesayet altına alınmasının gerekip gerekmediğinin araştırılması ve bu hususun ön sorun sayılarak sonucuna kadar yargılamanın bekletilmesinin gerektiği-
Davalı-davacının kısıtlanması amacıyla vesayet davası açıldığı, bu hususun bir ön sorun sayılarak sonucuna kadar yargılamanın bekletilmesi gerektiğine-
Davacı vekilinin kaza sebebi ile hayatını kaybedenin desteğinden yoksun kalan müvekkiller için destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden alınarak taraflarına ödenmesini talep ettiği davada, arabuluculuğa başvurunun dava şartı olduğu, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin dava dilekçesine eklenmek zorunda olduğu-
Dava dilekçesinde dava türü her ne kadar çek iptali (hasımsız) olarak gösterilmiş ise de; hakim Türk Hukukunu resen uygulayacağından ve hukuki vasıflandırma da hakime ait olacağından davanın esasında menfi tespit davası olduğu, dava şartı olarak arabuluculuğa başvurulmadığından davanın usulden reddi gerektiği- Arabulucuya başvurulmuş olmasının kanunla dava şartı olarak düzenlendiği durumlarda, davacının arabuluculuk faaliyeti sonunda "anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın" aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olduğu-
Motorlu Taşıtlar Vergisinin muhafaza masraflarından önce ödenip ödenmeyeceği hususu icra mahkemesinde şikayet yoluyla çözülebilir ise de, yediemin ücretinin miktarı, yani yediemine ödenen ücretin sıra cetveline ödenen kadar olup olmadığı iddiasının genel mahkemelerde yapılacak yargılama sırasında çözümlenebileceği- Muhafaza masraflarının tespitinde yedieminin kendi tarifesinin değil, Adalet Bakanlığınca belirlenen tarifenin uygulanacağı ve bu belirlemenin genel mahkemelerce yapılması gerektiği- Şikayet edilenin hukuki menfaatini doğrudan ilgilendiren dava konusu olayda taraf teşkili yapılmadan dosya üzerinden karar verilmesinin hatalı olduğu-