TÜRK BORÇLAR KANUNU > - Genel Hükümler > - Borç İlişkisinin Kaynakları > - Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri > - A. Sorumluluk > - IV. Özel durumlar > Madde 58 - 3. Kişilik hakkının zedelenmesi
Davaya konu programda söylenen sözler, eleştiri niteliğinde olup davalının değer yargısını içermekte olduğundan, konuşmanın bütünü değerlendirildiğinde kullanılan ifadelerin, kişilik haklarına saldırı niteliğinde kabul edilemeyeceği-
Davalının "terbiyesizler, şerefsizler" şeklindeki beyanları nedeniyle hakaret suçundan cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmış olup, bu beyanları, davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğundan manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği-
"Davacının banka hesabına Vergi Dairesinin e-haciz yazısına istinaden bloke konulduğu, banka ile hesap sahibi davacı arasında düzenlenen rehin sözleşmesi uyarınca davalı bankaya, borç devam ettiği sürece bloke koyma yetkisini tanındığı, bu durumda bloke işleminde bir usulsüzlük bulunmadığı, blokenin sözleşme ve yasalara uygun olduğu, davacının talebi üzerine USD hesabının "TL"ye çevrilerek davacı borcunun kapatıldığı, bloke konulan dışında kalan bakiyenin davacıya ödendiği, vergi mahkemesi tarafından verilen haciz işleminin iptaline ilişkin kararın, davalı Banka'ya ulaşması üzerine bloke işleminin kaldırılarak hesapta bulunan bakiyenin davacıya ödendiği, davacının döviz hesabında bulunan meblağa bloke konulduğu tarihten, blokenin kaldırıldığı tarihe kadar davalı Banka tarafından aynı tür mevduatlara uygulanan faiz oranının uygulandığı, bu durumda geç ödemeden dolayı davacının maddi zararının bulunmadığı, davalının eyleminin haksız fiil olarak değerlendirilemeyeceği, dolayısıyla manevi tazminat şartının oluşmadığı" gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
TBK. mad.58. uyarınca, davalının, davacının dava dışı eşinin evli olduğunu bilmesine rağmen onunla duygusal birliktelik yaşayarak evliliğinin bitmesine neden olmasının, davacının kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak kabul edilemeyeceği-
TBK. mad.58. uyarınca, davalının, davacının dava dışı eşinin evli olduğunu bilmesine rağmen onunla duygusal birliktelik yaşayarak evliliğinin bitmesine neden olmasının, davacının kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak kabul edilemeyeceği-
Yargılama sırasında dinlenen tanıklar ve sunulan deliller değerlendirildiğinde, içerisinde özel yazışmaların, davacının bir kısım senede bağlı tutarları eski işyerine ödeyeceğine dair taahhüdünü içeren işten ayrılma dilekçesi ve ödeme dekontlarının olduğu işyeri özlük dosyasının yeni çalıştığı işverenine gönderilmesi eyleminin davacıyı rahatsız etme, onu doğruları söylemeyen bir kişi olarak gösterme amacı taşıdığı, bu olay sonrası davacının iş sözleşmesinin feshinin gündeme geldiği ancak buna engel olunduğu, yaşanan olay nedeniyle davacının manevi yönden etkileneceği açık olup bu nedenle manevi tazminata hak kazandığının kabulü gerektiği-
Davalının, dava dışı eşi ile birlikte olması ile kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu iddiası ile davacının açtığı manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkin davada, davalının doğrudan davacının bedensel veya ruhsal bütünlüğüne yönelik hukuka aykırı bir fiilde bulunduğundan söz edilemeyeceği, eşin eylemini birlikte gerçekleştirdiği kişiler yönünden herhangi bir düzenleme getirilmemiş olduğu, davalının zararın meydana gelmesinden asli olarak sorumlu tutulamayacağı ve Kanun hükmünün aradığı anlamda iştirak halinin de söz konusu olmadığı ve davalının eyleminin, davacının kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak kabul edilemeyeceği (TBK. mad. 58)-
Tazminat istemine ilişkin davada, manevi tazminata hükmedilebilmesi için, şahsiyet hakkının hukuka aykırı bir şekilde zarara uğraması gerekip, kişilik haklarının zarar görmediği hallerde, eylem hukuka aykırı olsa dahi manevi tazminata hükmedilmesinin yerinde olmayacağı-
TBK. mad. 58'e göre,davalının davacı ile kendisinin evli olduğunu bildiği halde dava dışı eşi ile birlikte olmasının, davacının kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak kabul edilemeyeceği-
Vekil avukatın özen yükümlülüğüne aykırı davranışı sonucu uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkin davada, manevi tazminata hükmedilebilmesi için, şahsiyet hakkının hukuka aykırı bir şekilde zarara uğraması gerekip, kişilik hakkının zarara uğramadığı hallerde eylem hukuka aykırı olsa dahi manevi tazminata hükmedilemeyeceği-