Vakıf senedinde vakfın organlarının belirlendiği, ancak vakıf senedinde değişiklik yapılması konusunda bu organlardan hangisinin yetkili olduğu hususunda herhangi bir düzenlemeye yer verilmediği, bu durum karşısında vakıf senedinde değişiklik yapılmasına karar vermesi gereken organın vakfın mütevelli heyeti (genel kurulu) olduğu-
3294 Sayılı Yasa’nın 5263 Sayılı Yasa ile değişik 9. maddesinin (c) bendinde, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları yapacakları tüm muameleler dolayısıyla her türlü harçtan muaf tutulmuş olup, bu muafiyetin vakfın doğrudan yapacağı işlemleri kapsadığı, vakfın yargı harcından bağışık tutulabilmesi için bunun yasada açıkça belirtilmiş olmasının gerekeceği-
Vakıf mütevelli heyetinin yeni oluşumunun senette düzenlenmesine değişiklikten önceki mütevelli heyetinin karar vermesinin gerekeceği-
5263 Sayılı Yasanın 19. maddesi ile 3294 Sayılı Yasa’nın 7. maddesinde yapılan değişikliğe uygun olarak, vakıf mütevelli heyetinin yeni oluşumunun senette düzenlenmesine, değişiklikten önceki mütevelli heyetin karar vermesinin gerekeceği, buna göre, somut olayda senette değişiklik yapılması kararına 3294 Sayılı Yasası’nın 5263 Sayılı Yasa ile değişikliğinden önceki mütevelli heyeti oluşturan ve vakıf senedinde gösterilen kişiler ile karar alınması, bu bağlamda ilçe Emniyet Müdürlüğüne mütevelli heyet içinde yer verilmesi gerektiği göz ardı edilerek İlçe Tarım Müdürünün katılımı ile değişiklik kararı alınmış olmasının doğru olmadığı-
Bir vakfa doğrudan bağlı olmaksızın -somut olayda olduğu gibi- vakfın belli bir pay ile ortak olduğu sermaye şirketlerinin ayrı bir tüzel kişiliğinin bulunduğunda kuşku olmadığı, başka bir anlatımla davalı Tuzcuoğlu Eğitim ve Sağlık Vakfı ile Tuzcuoğlu Holding A.Ş. birer ayrı özel hukuk tüzel kişisi olup, her birinin birbirinden bağımsız yönetim organlarının olduğu, davalı gerçek kişilerin bu nitelikteki iki ayrı tüzel kişinin Yönetim Kurullarında aynı zamanda görev almalarına da yasal bir engel bulunmadığı-
Vakıf mütevelli heyetinin, yeni oluşumunun senette düzenlenmesine, değişiklikten önceki mütevelli heyetin karar vermesinin gerekeceği-
Davacı vakfın salt ilçede kurulduğu il kapsamında olmadığı gözetilerek noterde düzenlenen değişiklik senedinde sadece Kanun ile İlçe Vakıflarının mütevelli heyetinin oluşumuna ilişkin olarak yapılan değişikliğe yer verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ilde kurulan vakıfların mütevelli heyetinin oluşumunu da kapsayacak şekilde vakıf değişiklik senedinde düzenleme yapılmasının doğru olmadığı-
Vakfının gailesine müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkin davada,  dava  dilekçesinde  yazılı olan adının esas alınması  suretiyle hüküm kurulduğu, mahkemenin bu kararında, ortada tek bir vakıf bulunduğunu açıkça belirtilmediği anlaşıldığından,  buna  göre de kararın bu yönden açıklamaya (tavzihe) muhtaç olduğu-
Vakıf senedinde açık bir hüküm olmadığına göre, senet değişikliğinin vakfın en büyük ve yetkili organı olan genel kurul tarafından gerçekleştirilmesinin gerekeceği-