Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemi-
3. HD. 17.02.2016 T. E: 2015/17760, K: 2074-
Haksız ihtiyati hacizden kaynaklanan zararın tazminin ilişkin maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu-
Aralarında abone sözleşmesi bulunan davacı idare ile davalı apartman yönetimi arasındaki kaçak su bedeline ilişkin anlaşmazlığın çözümünde hakların yarışması hali söz konusu olup iki haktan daha düşük hukuki değer karşısında üstün hukuki değere öncelik verilmesi gerektiğinden, haksız fiil sorumluluğu değil sözleşmeye aykırılık hükümlerinin uygulanması gerekeceği, uyuşmazlığın konut su aboneliği sözleşmesine aykırılıktan kaynaklanmasına, sözleşmenin taraflarından birisinin tüketici, diğerinin satıcı ve uyuşmazlığın da tüketime konu mala ilişkin olmasına göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığı ve davaya bakma görevinin de Tüketici Mahkemesine ait olduğunun kabulü gerekeceği-
Davacıların murisinin ölümüne neden olan olay tarihi ile müddeabihin artırıldığı ıslah tarihi arasında (15) yıllık bir sürenin geçtiği bilinerek, somut olaya uygulanması gereken BK. mad. 126 'da öngörülen (5) yıllık zaman aşımı süresinin ıslah tarihi itibariyle geçtiği; ıslah edilen miktarlar için davacıların maddi tazminat isteklerinin zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiği-
Ortaya çıkan zarar, kendi özel yapısı içerisinde, sonradan değişme eğilimi gösteriyor, kısaca, zararı doğuran eylem veya işlemin doğurduğu sonuçlarda (zararın nitelik veya kapsamında) bir değişiklik ortaya çıkıyor ise, artık, “gelişen durum” ve dolayısıyla, gelişen bu durumun zararın nitelik ve kapsamı üzerinde ortaya çıkardığı değişiklikler (zarardaki değişme) söz konusu olacağı ve böyle hallerde, zararın kapsamını belirleyecek husus, gelişmekte olan bu durumdur ve bu gelişme sona ermedikçe zarar henüz tamamen gerçekleşmiş olamayacağı için zamanaşımı süresinin bu gelişen durumun durduğunun veya ortadan kalktığının öğrenilmesiyle birlikte işlemeye başlayacağı-
Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin davada, murisin sürücüsü olduğu aracı kullanırken karıştığı trafik kazasında kendisinin vefatı ve birden fazla kişinin yaralanması ile sonuçlanan eylemin 5237 sayılı TCK 85/2 maddesinde tanımlanan taksirle öldürme kapsamında “cezayı gerektiren bir fiil” olarak düzenlendiği, uyuşmazlıkta, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109/2. maddesi uyarınca ceza zamanaşımının uygulanması gerektiği, taksirle öldürme suçuyla ilgili ceza davasının TCK'nun 66/1-d maddesi uyarınca onbeş yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu-
KTK'nın 109/II. maddesinde öngörülen ceza zamanaşımı süresinin uygulanması için kamu davasının açılmış olması veya mahkumiyet kararı verilmiş bulunması aranmayıp cezayı gerektiren fiilin varlığının yeterli olduğu, bir kişinin yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasının da bu anlamda cezayı gerektiren bir fiil niteliğinde olduğu ve sürücü hakkında şikayet yokluğu nedeniyle dava açılmamış olmasının sonuca etkili olmadığı, eylem için kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK'da öngörülen ceza zamanaşımı süresi dikkate alındığında dava tarihinde zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığından işin esasına girilip, tarafların delilleri toplanıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
TCK. mad. 85 kapsamında taksirle öldürme suçunun varlığı sabit olduğundan, 2918 s. KTK. mad. 109/2 uyarınca ceza zamanaşımının uygulanması gerektiği ve kazaya neden olan kişi hakkında ölümü nedeniyle bir ceza davasının açılmamış olmasının, uzamış ceza zamanaşımının uygulanmasına engel olmayacağı- Davacının desteğinin tam kusuru ile neden olduğu ve kendisinin ölümü ile sonuçlanan trafik kazasının aynı zamanda TCK'nun 85/2 maddesinde düzenlenen ve taksirle öldürme suçuyla ilgili ceza davasının TCK. mad. 66/1-d uyarınca on beş yıllık zamanaşımı süresine tabi olması; 2918 s. KTK. mad. 109/2 uyarınca bu sürenin görülmekte olan maddi tazminat davası için de geçerli olması; davanın olay tarihi üzerinden on beş yıl geçmeden açılmış olması karşısında, somut olayda zamanaşımının gerçekleşmediği-