TMK. 6 gereğince davalı-kiracının davaya konu kira bedellerini ödediğini kanıtlaması gerektiği-
Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükünün hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düştüğü,öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimse iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekeceği, hayat deneyimlerine göre olağan olanın bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesi olduğu, başka bir anlatımla bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmadığı, diğer taraftan ziynet eşyasının rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardan olduğu, bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkün olduğu, bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekeceği-
Maddi hasarlı trafik kazasına karışan tarafların, kazanın oluşumu ile ilgili aralarında anlaşma sağlamaları halinde kaza tespit tutanağını kendileri düzenleyip olay yerinden ayrılabilecekleri, anılan genelgede belirtilen esaslara göre düzenlenen tutanak, trafik zabıtasınca düzenlenen Trafik Kaza Tespit Tutanağı hükmünde olup aksi ispat edilinceye kadar geçerli resmi belge niteliğinde olduğundan, tutanağın aksi yönündeki ispat külfetinin M.K.'nun 6. ve TTK’nun 1281/2.maddeleri uyarınca davalı sigorta şirketine ait olması gerekeceği-
Dava, davacının babası nedeniyle almakta olduğu ölüm aylığının kesilmesine ilişkin kurum işleminin iptali, davacının Kuruma borçlu olmadığının tespiti ile 22.10.2009 tarihinden itibaren ölüm aylığının bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkin oulp, boşanma tarihi itibariyle gerçek/samimi boşanma iradelerine sahip olan (evlilik birliği temelinden sarsılan) veya olmayan tüm eşlerin, maddenin yürürlük tarihi olan 01/10/2008 tarihinden itibaren her ne sebeple olursa olsun eylemli olarak birlikte yaşadıklarının saptanması durumunda gelirin/aylığın kesilmesi gerekeceği-
Taraflar arasında yazılı kira sözleşmesi yok ve davalı kira ilişkisine karşı çıkıyor ise, bu durumda kural olarak kira ilişkisinin varlığını ve kira miktarını davacının kanıtlaması gerekeceği-
Taşınmaz TMK'nun 219. maddesi gereğince kural olarak edinilmiş mal ise de, aynı Yasa'nın 222/ son maddesine göre davalı tarafından aksinin ispatının mümkün olması gerekeceği-
Davacı vekili dava dilekçesinde; "davalı ile yapılan protokol gereğince ortak olduğu lokanta'nın müvekkilinin adına kayıtlı olduğunu, bu işyerinde çalışanlar için ödenen sigorta primleri ve elektrik tüketim bedellerinin toplamı olarak 18.128 TL'nin davalıdan tahsilini" talep ve dava etmiş olup, davaya konu davalının imzasını taşıyan protokol başlıklı belgenin yukarıda açıklanan bilgiler ışığında yazılı delil başlangıcı niteliğinde bir belge kabul edilip, HMK 202.maddesi uyarınca, tanık dahil her türlü delil ile ispatına imkan verilmesi gereeceği-
Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 5510 sayılı Kanun'un 96. maddesine göre geri alınacağı-
TMK'nun 6. maddesine göre, iddia eden iddiasını ispatla mükellef olduğu- Katkı payı davalarında katkı oranı bulunurken; tarafların dava konusu mal varlığı değerinin edinildiği tarihe kadarki toplam gelirlerinden tarafların sosyal statüleri ile konumlarına göre yapabilecekleri kişisel harcamaları ile kocanın 743 sayılı TKM'nin 152. maddesi uyarınca evi geçindirme yükümlülüğü uyarınca yapması gereken harcamalar çıktıktan sonra yapabilecekleri tasarruf miktarlarının ne olacağının belirlenmesi gerekeceği-