Davacı erkek, davalı kadını terke zorladığı gibi ortak konutun anahtarını değiştirmek suretiyle eve dönmesini de engellediğinden davacı eşin, iddia ettiği gibi terk edilen değil, terk eden eş durumunda olup, davacı eşin taraf sıfatı bulunmadığından davanın reddinin gerekeceği-
Davacı kocanın uyarı isteğinin yerine getirilmesi, kadına gerekli uyarının yapılması konusunda karar oluşturulması gerekirken yasal dayanağı olmayan gerekçelerle ihtar isteğinin ret edilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olacağı-
Davalının ortak konutu terkte haklı oluşu ona hayat boyu eşinden ayrı yaşama hakkı vermeyeceğinden davalı kanunen korunmaya değer bir sebep olmadığı halde ortak konutta aile birliğine dönmediğinden davacı kocanın davasının kabulünün gerekeceği-
Davalı kadının ihtarı etkisiz hale getirmek için açtığı boşanma davasının, kadına ihtara uymama hakkı vermeyeceği-
Davacı kadın 20.01.2006 tarihli ihtar ile davalı kocayı müşterek konuta davet etmek için İhtar isteğinde bulunmakla bu tarihe kadar olan olayları affetmiş, en azından hoşgörü ile karşılamış davanın açıldığı 2.2.2006 tarihine kadar da davalı kocadan kaynaklanan başkaca bir kusurun varlığı ispat edilemediğinden boşanma davasının reddinin gerekeceği-
İhtar isteği önceki olayların affedildiğini, en azından hoşgörü ile karşılandığını göstereceğinden ihtardan önceki olaylara dayanılarak, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının ileri sürülemeyeceği-
Davacı koca fiili ayrılık süresi içinde eşine ihtar göndermekle ihtardan önceki kadından kaynaklanan kusurları affetmiş sayılacağından boşanmaya yol açan fiili ayrılıkta kadının kusurlu olduğunun kabul edilemeyeceği-
Boşanma davasından önce "eve dön ihtarı" çeken eşin önceki olayları affetmiş sayılacağı-
Terk eden eşe gönderilen ihtardan önceki olayların boşanma nedeni yapılamayacağı–