Takip dayanağı çekin teminat senedi olarak verildiği iddiası İİK'nun 169. maddesi kapsamında "borca itiraz" niteliğinde olup, bu iddianın kabulü halinde, aynı Kanun'un 169/a-5. maddesi gereğince takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, başvurunun İİK'nun 170/a maddesi kapsamında şikayet olarak vasıflandırılarak takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olduğu-
Borçlunun, takip dayanağı bononun teminat senedi olarak verildiği iddiası, "borca itiraz" niteliğinde olup, bu iddianın kabulü halinde "takibin durdurulması"na karar verilmesi gerekirken, "şikayet" olarak vasıflandırılarak "takibin iptali" yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Borca itirazın İİK'nun 169/a-1. maddesinde belirtilen belgelerle kanıtlanmasının zorunlu olduğu; borçlunun iddialarını ispatlayamaması ve alacaklının borca itirazı kabule yönelik bir beyanı da bulunmaması halinde, mahkemece itirazın reddi gerekeceği-
6102 s. TTK. mad. 676/1 uyarınca, poliçe bedeli hem yazı hem de rakamla gösterilip de, iki bedel arasında fark bulunursa, yazı ile gösterilen bedel üstün tutulması gerektiğinden, borçlunun borca itirazının kısmen kabulü ile, senette yazı ile gösterilen miktar üzerinden takibin durdurulması ve durdurulan kısımdaki asıl alacak miktarı nazara alınarak tazminata hükmedilmesi gerektiği-
Borçlunun, takip dayanağı bononun teminat senedi olarak verildiği iddiası İİK.'nun 169. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, İİK. mad. 169/a-1 gereğince icra mahkemesince incelemenin mutlaka duruşmalı olarak yapması gerektiği-
Keşideciye ait bir imza bulunduğu sürece, senette avalistin imzasının bulunmamasının senedin kambiyo vasfını ortadan kaldırmayacağı-
Mahkemece, borçlunun borca itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken; takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması yoluna gidildiği-
TTK'nun 778. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 687/1. maddesi gereğince, hamil bonoyu iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmemiş ise kural olarak, bonodan dolayı kendisine başvurulan kişinin, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya mevcut olan ilişkilere dayanan def'ileri başvuran hamile karşı ileri süremeyeceği-
Aynı kira alacağına ilişkin öncelikle örnek 7 nolu ilamsız takip yapıldığı, takibe itiraz edilmesi üzerine itirazın iptali davası açıldığı ve takibin derdest olduğu, aynı kira alacağı nedeniyle örnek 10 nolu kambiyo takibi yapıldığı ve ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde gelerek mükerrer takip yapıldığı itirazında bulunduğu, bu haliyle her iki takip dosyasının da tarafları, sebepleri ve konusu aynı olduğu; borçlunun derdestlik iddiasına dayalı borca itirazının kabulü ile İİK. mad. 169/a-5 uyarınca daha sonra yapılan takibin durdurulmasına karar verilmesi gerektiği-
Takip dayanağı senedin teminat senedi olduğu iddiasının, hangi ilişkinin teminatı olduğu senet üzerine yazılmak suretiyle ya da yazılı bir belge ile ispatlanması gerekeceği, takip dayanağı bononun tanzim tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 sayılı TTK'nun 690. maddesi göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 599/1. maddesi gereğince, kural olarak, bonodan dolayı kendisine müracaat olunan kimse keşideci veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya mevcut olan münasebetlere dayanan def'ileri müracaatta bulunan hamile karşı ileri süremeyeceği, bu kuralın istisnasının da aynı fıkrada düzenlendiği, buna göre, hamil, bonoyu iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş ise, borçlunun, keşideci veya önceki hamillerle arasındaki hukuki ilişkiden kaynaklanan def'ileri müracaatta bulunan hamile karşı da ileri sürebileceği-
