Asıl borçlu yönünden takip kesinleşmeden, icra kefiline «icra emri» gönderilemeyeceği–
Asıl borçlu hakkındaki takibin iptali halinde, takibe kefil hakkında devam edilemeyeceği-
Usulüne uygun bir icra kefaleti olsa dahi, hakkında takip yapılan borçlu yönünden takip kesinleşmedikçe, icra kefiline icra emri çıkarılamayacağı gibi ayrıca takip kesinleşmedikçe borç miktarı bu aşamada belirtili bir hale gelmeyeceğinden, kefile icra emri çıkarılamayacağı ve onun hakkındaki takibin sürdürülemeyeceği-
4081 sayılı Çiftçi Mallarının Korunması Hakkındaki Kanun gereğince, koruma ve ihtiyar meclislerinin «kesinleşmiş tazmin (ödetme) kararları»nın 4081 s. K. m. 10, 26 uyarınca- «ilâm» hükmünde olduğu, buna karşın aynı meclislerin, «koruma tarifeleri gereğince koruma bedelleri hakkında verdikleri tahsil kararları» ile «para cezaları»nın -4081 s. K. m. 15 uyarınca- 6183 sayılı yasa hükümlerine göre yerine getirilebileceği–
Adi olarak düzenlenmiş uzlaşma tutanağının, İİK’nun 38. maddesinde belirtilen belgelerden olmadığı–
İİK’nun 38. maddesinde belirtilen belgelere dayalı olarak yapılan ilamlı takiplerde borçlunun itirazının reddi halinde borçlu aleyhine inkar tazminatına hükmedilemeyeceği–
Asıl borçlu hakkında takip kesinleştikten sonra, icra kefili hakkında icra emri çıkarılabileceği (Asıl borçlu hakkındaki takibin iptali halinde, takibe kefil hakkında devam edilemeyeceği)–
İlam niteliğini taşımayan belgeye dayalı olarak «53 örnek icra emri» gönderilmesi halinde, yapılan takibin süresiz şikayet yolu ile iptali gerekeceği–
Araç üzerindeki rehin hakkının İİK. 150h maddesinde öngörüldüğü biçimde bir ilamda ya da ilam niteliğinde belge ile kurulmamış olması halinde ve alacak miktarı da ilam ya da ilam niteliğindeki belgede yazılı olmaması halinde «icra emri» gönderilerek borçlu hakkında ilamlı takip yapılmayacağı—
Koşulsuz olarak, para borcu kabulünü içeren, ipotek akit tablolarının «ilâm niteliğinde» olduğu–