İtiraz Hakem Heyetince, davacının 30.07.2020 kaza tarihinden itibaren 90 gün için 30.07.2020-30.10.2020 tarihleri arasında geçici iş göremezlik tazminatına hak kazanacağı, bu sürenin bitiminden itibaren ise davacının sürekli iş göremezlik tazminatından kaynaklanan zararının bulunduğu kabul edilmek suretiyle meydana gelen sonuca göre (usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) hüküm tesis edilmesi gerektiği- Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesinin gerekli olduğu ve söz konusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerektiği-
Davacıların desteği kazaya karışan diğer araçta yolcu olup kazada kusurunun bulunmadığı, kazaya karışan ve kazada kusurları bulunan araçların sigortacılarının ise tüm zarardan müştereken müteselsilen sorumluluklarının bulundğu, davalıya sigortalı araç sürücüsünün kazada %25 kusurlu dahi olsa müşterek ve müteselsil sorumluluk esası gereği tazminatın tamamından sorumlu olduğu, davacılar vekilinin tazminatın tamamını isteyebilecekken %75 kusur oranına göre taleplerini ıslah ettiği, bu durumda yapılan ıslah miktarı dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken %25 kusur oranına göre belirlenen miktardan davalının sorumlu olacağı gerekçesi ile karar verilmesinin doğru omadığı-
Somut olayda Bölge Adliye Mahkemesince asıl dava dosyası yönünden istinaf taleplerinin esastan reddine karar verildiği, birleşen dava yönünden ise davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verildiğinin anlaşılmış olmasına göre, iş bu dosyanın öncelikle yerel mahkemesine gönderilerek Bölge Adliye Mahkemesince belirtilen eksiklikler tamamlanarak yeniden yargılama yapılması, verilecek kararın Bölge Adliye Mahkemesine denetimine tabi tutulduktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi gerekirken, Bölge Adliye Mahkemesince asıl dava dosyası ve birleşen dava dosyası yönünden “esastan red” kararı verilmiş gibi temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesinin usul ve hukuka uygun olmaadığı, dosyada asıl ve birleşen dava ile ilgili nihai karar verildikten sonra dosyanın bütün olarak temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi gerekirken Yasa'nın 297 maddesi ve 362 maddesine aykırı şekilde alınmış bir tefrik kararı da olmaksızın sadece asıl dava dosyası yönünden dosyanın Dairemize gönderilmesi hatalı olup kararın bozulması gerekeceği-
Dava dosyasında alınan kusur raporu birlikte değerlendirilerek çelişkiyi giderici ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınması, ondan sonra varılacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Müterafik kusura ilişkin savunma bir def’i olmadığından bu yönde bir savunma olmasa da resen dikkate alınması gerektiği-
Davalı sigorta şirketi tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle ölenin desteğinden yoksun kalanların açtığı destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talebi- Motosiklet sürücüsü konumunda bulunan desteğin trafik kazası sonucu koruyucu başlık (kask) takmadığı hususu, trafik kaza tespit tutanağı ile sabit olup, otopsi tutanağına göre ölüm nedeninin, beden travmasına bağlı kafatası, mandibula, yüz klavukula, kot kırıkları, omur ayrılması ile birlikte büyük damar yırtılması ile gelişen iç kanama, beyin kanaması, beyin doku hasarı olduğu, yani ölüm nedeninin kafa bölgesinden aldığı darbeler sonucu meydana geldiği anlaşılmaktadır. Buna göre; davacının koruyucu başlık (kask) takmaması nedeniyle zararın oluşumunda veya artmasında katkısının bulunduğu gözetilerek TBK’nın 52 nci maddesi gereğince Dairemizin yerleşik uygulamasına göre %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmak suretiyle davalının sorumlu olduğu tazminat miktarının belirlenmesi gerektiği-
Sigorta kapsamında kalan rizikonun gerçekleştiğini ispat yükü davacıda olup gerçekleşen rizikonun teminat dışında kaldığını ispat yükünün sigortacıda olduğu- Olayın davacının beyanında açıkladığı şekilde, plakası tespit edilemeyen başka bir aracın sebebiyet vermesi sonucu gerçekleşip gerçekleşmediği üzerinde durularak, bu hususun irdelendiği, davaya konu kazanın gerçekleşme biçimine dair kusur konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi heyetinden kusur raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Davalı sigorta şirketi tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle ölenin desteğinden yoksun kalanın açtığı destekten yoksun kalma tazminatı talebi- Desteğin yolcu olması- Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği-
Vekalet ücretine ilk karar tarihinde hükmedilen "30.693,83 TL" yerine "6.138,76 TL"ye hükmedilmesine karar verildiği ancak vekalet ücretine yönelik yeni hüküm kurulurken kabul-ret oranına göre yargılama giderleri yönünden davacı aleyhine hüküm kurulduğu, bu durumun hatalı ve bozma sebebi olduğu ancak yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediği-