«Muris muvazaası»na dayalı davalarda muvazaaya «karine» teşkil eden bulgular ve mahkemece araştırılacak hususlar («Miras bırakanın satma gereksinimi içinde bulunmaması»nın, «satışların düşük değerle gerçekleştirilmiş olması»nın, «mirasçılardan mal kaçırma, onları miras haklarından yoksun bırakma amacıyla hareket edilmiş olması»nın, «satış bedelinin,miras bırakanın ölümünden sonra terekeden çıkmamış olması»nın, «miras bırakanın, sattığı taşınmazda ölünceye kadar oturmaya devam etmiş olması»nın, «davalının satış bedelini ödeme gücüne sahip olmaması»nın vb. miras bırakanın muvazaalı işlem yapma kasdını göstereceği)-
«Muris muvazaası»na dayalı davalarda muvazaaya «karine» teşkil eden bulgular ve mahkemece araştırılacak hususlar («Miras bırakanın satma gereksinimi içinde bulunmaması»nın, «satışların düşük değerle gerçekleştirilmiş olması»nın, «mirasçılardan mal kaçırma, onları miras haklarından yoksun bırakma amacıyla hareket edilmiş olması»nın, «satış bedelinin,miras bırakanın ölümünden sonra terekeden çıkmamış olma-sı»nın, «miras bırakanın, sattığı taşınmazda ölünceye kadar oturmaya devam etmiş olması»nın, «davalının satış bedelini ödeme gücüne sahip olmaması»nın vb. miras bırakanın muvazaalı işlem yapma kasdını gös-tereceği) -
Taşınmazın mirasçı olmayan üçüncü şahsa muvazaalı olarak temliki iddiası karşısında; bu temlikin mirastan mal kaçırma amacıyla ya-pılıp yapılmadığının araştırılması gerektiği -
Açılmış olan «muris muvazaası»na dayalı davalarda, «miras bıra-kanın sağlığında, davacılara da taşınmazlarının bir kısmını bedelsiz veya sembolik bedellerle temlik etmiş olduğu»nun ileri sürülmesi halinde, bu hususun araştırılarak, miras bırakanın gerçek amacının tesbit edilerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği (Miras bırakanın mevcut taşınmazlarını, tüm mirasçılarına ayrı ayrı temlik etmesi halinde mirasçıları arasında gerçekten bir paylaştırma yapmak amacı gütmüş olup olma-dığının araştırılması gerekeceği) -
Dava konusu paya ilişkin temlik işleminin gerçek bir satış oldu-ğunun, önceden görülen dava sonucunda verilmiş ve kesinleşmiş ilamla saptanmış olması halinde, bu davada ayni temlik işleminin muvazaalı olduğunun kabul edilemeyeceği -
Bilirkişi aracılığı ile temlik konusu taşınmazların tapuda gösterilen satış değerleri ile akit tarihindeki gerçek değerlerinin birbirine çok yakın olması ve dinlenen tanıkların, «murisin satış bedelini aldığını» bildirmeleri halinde, «muris muvazaası»na dayalı davanın reddi gerekeceği -
Annenin çocuğu ile bakıp gözetme sözleşmesini yaptığı tarihte, özel bakıma gereksinmesi bulunmasının sözleşmenin geçerlilik şartı olmadığı, akdin yapılmasından sonra da bu ihtiyaç içerisinde kalmasının mümkün olduğu-
Tapusuz taşınmazların mülkiyeti, zilyetliğin devri (teslim) ile geç-tiğinden, bu tür taşınmazların satışlarında 1.4.1974 T. 1/2 sayılı İçt. Bir. K.’nın uygulanamayacağı (Miras bırakan tarafından bu tür taşınmazlara ilişkin olarak yapılan satışların muvazaa nedeniyle iptallerine karar verilemeyeceği) -