Miras bırakan tarafından tapuda «satış» şeklinde gösterilerek, da-valıya (davalılara) temlik edilen taşınmaz(lar)ın «tapuda gösterilen satış bedelleri» ile satış tarihindeki «gerçek değerleri» arasındaki açık nisbetsizliğin (aşırı farkın) «saklı payı ortadan kaldırma amacının (kasdının) objektif delili (karinesi)» sayılacağı (MK. 565/4) -
Miras bırakanın, kendisini uzun süredir bakan davalıya, «minnet hissi» ile yaptığı bağışın «saklı pay kurallarını zedelemek amacı (kasdı) ile yapıldığı» ileri sürülerek, tenkisinin istenemeyeceği -
Miras bırakanın, davalılar tarafından bakıldığının kanıtlanması halinde, miras bırakan tarafından yapılmış olan ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muvazaa nedeniyle iptaline karar verilemeyeceği -
Bakma borcunun yerine getirilmiş olması halinde, mirasbırakanın mirasçılarının açtığı dava üzerine, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin tenkisine karar verilemeyeceği -
Miras barakanın, arası açık olan eş ve çocuklarından mal kaçırmak amacı ile, gerçek değerinden çok daha düşük bir bedelle yaptığı satış işleminin muvazaa nedeniyle iptali gerekeceği -
Açılmış olan «muris muvazaası»na dayalı davalarda, «miras bıra-kanın sağlığında, davacılara da taşınmazlarının bir kısmını bedelsiz veya sembolik bedellerle temlik etmiş olduğu»nun ileri sürülmesi halinde, bu hususun araştırılarak, miras bırakanın gerçek amacının tesbit edilerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği (Miras bırakanın mevcut taşınmazlarını, tüm mirasçılarına ayrı ayrı temlik etmesi halinde mirasçıları arasında gerçekten bir paylaştırma yapmak amacı gütmüş olup olma-dığının araştırılması gerekeceği) -
«Muris muvazaası» sebebine dayalı iptal davalarının her zaman açılabileceği (Bu davalarda, «zamanaşımı» ya da «hak düşürücü» sürenin söz konusu olmadığı -