Katılma alacağından kaynaklanan katkı payı alacağı isteğiyle açılan davada, uyuşmazlık konusu taşınmazın edinilmiş mal olduğu- Katılma alacakları bakımından TMK. mad. 232 ve 235/1 uyarınca karar tarihine en yakın tarihteki sürüm değeri esas alınarak hesaplama yapılması gerektiği ve bu tür alacaklara karar tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği- Mal ayrılığı döneminde edinilen taşınmaza yada taşınmazlara diğer eşin para yada para ile ölçülebilen maddi bir katkısının olduğunu kanıtlanmasının zorunlu olduğu, somut olayda her iki eşte çalışarak belirli bir gelir elde ettiklerine göre davacı eşin davalı tarafından edinilen taşınmazlara maddi katkısının olduğunun kabulü gerektiği- Katkı payı alacağı hesabı yapılması yerine, her iki taşınmazında edinilmiş mal olduğu görüşünden hareketle yarı oranında alacağın kabulü ile hüküm kurulmasının usul ve kanuna aykırı olduğu-
Dava katılma alacağı isteğine ilişkin olup bu tür davalarda TMK'nun 239/2.maddesi uyarınca karar tarihinden geçerli olarak faize hükmedilmesi gerekeceği-
Mahkemece katılma alacağına boşanma dava tarihinden geçerli olarak yasal faiz yürütülmüş ise de talep, edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağına ilişkin olup bu tür davalarda, TMK'nun 239/2. maddesi uyarınca karar tarihinden geçerli olarak faiz yürütülmesi gerekeceği-
Davacı vekili her ne kadar dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini istemiş ise de TMK'nun 239/son fıkrası gereğince tasfiyenin sona erdiği tarih kararın verildiği tarih olduğundan, karar tarihinden itibaren edinilmiş mallar bakımından yasal faize hükmedilmesi gerektiğinden TMK'nun 239/son maddesi gereğince değer artış payı ve katılma alacağına, mal rejiminin tasfiye tarihi olan karar tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerekeceği-
Katılma alacağı istekli davalarda, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması gerekeceği- Katılma alacağına ilişkin dava da TMK'nun 239/ son maddesine aykırı olarak tasfiye tarihi olan karar tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerekeceği-
Davacı tarafça her ne kadar dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi istenmiş ise de TMK'nun 239/son fıkrası gereğince tasfiyenin sona erdiği tarih kararın verildiği tarih olduğundan karar tarihinden itibaren edinilmiş mallar bakımından yasal faize hükmedilmesi gerektiğinden TMK'nun 239/son maddesi gereğince katılma alacağına mal rejiminin tasfiye tarihi olan karar tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerekeceği-
Edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağına ilişkin davalarda, TMK.nun 239/3. maddesi uyarınca karar tarihinden geçerli olmak üzere faize hükmedilmesi gerektiği, bu sebeple faiz başlangıç tarihinin boşanma kararının kesinleştiği tarih olarak belirlenmesinin usul ve yasaya aykırı olacağı-
Edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağına ilişkin isteklerde yanların taşınmazın alınmasına katkıda bulunmasına gerek olmadığı yasal nedenlerle edinilmiş mal üzerinde diğer eşin 1/2 oranında katılma alacağı söz konusu olduğu mahkemece iki taşınmazın da dava konusu edildiği ve katılma alacağı isteğinde bulunulduğu gözden kaçırılarak bilirkişi raporları ile taşınmazların piyasa sürüm değerlerinin belirlenmesi üçlü bilirkişi raporunda da bu sürüm değerleri üzerinden katılma alacağı hesabı yapılması katılma alacağı bakımından talepte bulunan eşin somut ve maddi katkısının gerekmemesi çalışıp çalışmamasının önemi olmamasına rağmen bu taşınmazlar yönünden olumlu olumsuz bir değerlendirmede bulunulmadan yazılı şekilde fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-
Katılma alacağına karar tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerekeceği-