Dava konusu aracın eşler arasında edinilmiş malları katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde alınmış olması halinde, bu mal rejiminin başladığı tarihten aracın satın alındığı tarihe kadarki dönemde davacı kadının geli­riyle bu araca sağlayabileceği katkı oranının (değer artış payının) bilirkişi incelemesiyle tespit edilip, belirlenen bu oranla aracın tasfiye tarihindeki değerinin çarpımı sonucu elde edilecek bedele hükmedilmesi gerekeceği-
Davalının emekli olduğu tarihten önce taraflar arasında “katılma rejimi” son bulduğundan davacı, bu nedenle davalının aldığı emekli ikramiyesi üzerinde bir hak iddia edemeyeceğinden davalının aldığı emekli ikramiyesine yönelik isteğin reddinin gerekeceği-
Miras bırakan ile eşinin aralarında noterde düzenledikleri sözleşme ile; edinilmiş mallara katılma rejiminin evlenme tarihinden geçerli olacağını kabul etmeleri halinde, sağ eşin edinilmiş mallara katılma rejiminden doğan katılma alacağının; evlenme tarihinden geçerli olmak üzere rejimin sona erdiği tarihe kadarki edinilmiş malların hesaba dahil edilerek belirleneceği-
Bilirkişi incelemesi yapılarak önceki Medeni Kanunun (743 sayılı Türk Kanunu Medenisi) 152. madde hükmü de dikkate alınmak suretiyle taşınmazların edinildiği tarihteki tarafların bu malların alımındaki "katkı oranları" bulunmak, daha sonra söz konusu taşınmazların "dava tarihindeki" rayiç değerleriyle davacının katkı oranı çarpılmak suretiyle "katkı payına dayalı alacak" miktarı bulunmasının gerekeceği-
Davacının taşınmaza katkısı konusunda taşınmazın dava tarihindeki değeri esas alınarak alacağa hükmedilmesi gerekeceği-
Taşınmaz, davadan önce (08.09.1998 tarihinde) elden çıkarıldığına göre, belirtilen katkı oranına göre diğer eşe ödenecek alacak miktarının satış bedeli üzerinden hesaplanmasının gerekeceği-
Mallar taraflar arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiğine göre, bu mallar, edinilmiş mallara katılma rejimine kocanın "kişisel malı" olarak gir­miş olup edinilmiş mal olmadığından çalışmayan, herhangi bir geliri ve kazancı bulunmayan davacı kadının, bu malların edinilmesine herhangi bir katkısı kanıtlanamadığından davacının; kat­kı payı karşılığı veya değer artış payı nedeniyle davalıdan alacak talebinde bulunamayacağı-
Davacının açıklanan dönemdeki kazancı tespit edilip, bu kazancıyla taşınmaza sağladığı katkısının oranın belirlenmesi, belirlenen bu oranın taşınmazın elden çıktığı tarihteki kocaya ait 1/2 payın satışında kocanın elde ettiği değer ile çarpımı sonucu, davacının gerçek alacak miktarının hesaplanmasının gerekeceği-
Katkı alacağına ilişkin zamanaşımı konusunda Borçlar Kanununun 125. maddesindeki on senelik zamanaşımı süresinin uygulanmasının gerekeceği-