Fotokopi üzerinden imza incelemesi yapılamayacağı- 
İİK. mad. 68/a-4 uyarınca, 1086 s. HUMK.’nun 309/1. (6100 sayılı HMK. mad. 211/1-a) maddesine atıfta bulunulmadığından, icra mahkemesince, öncelikle borçlunun isticvabına ve duruşmada imzalarının alınması yoluna gidilemeyeceğinin kabulünün gerekeceği- 6100 sayılı HMK’nun mad. 211/b uyarınca imza incelemesinin yönteminin gösterilmiş olduğu- Hakimin bilirkişi incelemesine karar verdiği durumda ''....önce, mevcutsa, o tarafa ait olan karşılaştırma yapmaya elverişli yazı ve imzalar, ilgili yerlerden getirtilir. Bilirkişi, bu yazı ve imzalarla, o mahkemede elde edilen yazı ve imzaları esas alarak inceleme yapar. Bilirkişi, inceleme için gerekli görürse, kendi huzurunda tarafın yeniden yazı yazması veya imza atmasını mahkemeden talep edebilir'' hükmü gereğince işlem yapılacağı-
Borçlu şirket vekili, "çek üzerindeki imzanın (ciranta imzasının) borçlu şirket yetkilisine ait olmadığını" ileri sürerek, imza incelemesine esas olacak imza örneklerinin bulundukları resmi mercileri de bildirmiş olduğundan, mahkemece, öncelikle borçlunun belirttiği karşılaştırma yapmaya elverişli imzaların ilgili yerlerden getirtilerek, usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılması, bilirkişi tarafından borçlunun bildirmiş olduğu imza örneklerinin rapor tanzimine yeterli görülmediğinin belirtilmesi durumunda ise borçluya İİK. mad. 68a/5 uyarınca meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek, geldiğinde, imza ve yazı örnekleri alınıp bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile sonuca gidilmesi gerekirken, mahkemece bu usule uyulmadan doğrudan borçlu şirket yetkilisine meşruhatlı davetiye gönderilerek gelmediğinden bahisle istemin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Mahkemece, imzaya itirazın maddede belirtilen usullerde incelenerek imzanın borçluya ait çıkması halinde, zamanaşımı itirazının da incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, bilirkişi incelemesi yaptırılmadan dayanak belgenin İİK.nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerden olmadığından bahisle istemin reddinin isabetsiz olduğu-
Senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfetinin senet elinde olup, takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya ait olduğu, öte yandan, Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi’nin imza incelemesinde son merci olarak kabulü hususunda yasal bir düzenleme bulunmadığından, alacaklı tarafından yeni bir bilirkişi incelemesi yapılması talep edildiğine göre mahkemece ispat yükünün alacaklıda olduğu kuralı nazara alınarak yeniden bilirkişi incelemesi yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği- Mahkemece hükme esas alınan raporlarda, itiraza konu olan imzanın borçlunun eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediğinin belirtildiği ve imzanın aidiyeti konusunda kesin bir görüş bildiriminde bulunulmadığı halde alacaklı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Borçlu vekili, imza incelemesine esas olacak imza örneklerinin bulundukları resmi merciileri bildirmiş ve mahkemece anılan imza örnekleri dosyaya celb edildiğinden, öncelikle borçlunun belirttiği karşılaştırma yapmaya elverişli imzaların esas alınarak usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılması, bilirkişi tarafından, borçlunun bildirmiş olduğu imza örneklerinin rapor tanzimine yeterli görülmediğinin belirtilmesi durumunda, borçluya İİK. mad. 68a/5 uyarınca meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek, geldiğinde, imza ve yazı örnekleri alınıp bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile sonuca gidilmesi gerektiği-
Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca düzenlenen raporda; takibe dayanak belgedeki imzanın, keşideci murisin eli ürünü olduğunun belirlendiğinden, dayanak belgenin borç ikrarını içermesi nedeniyle İİK. mad. 68/1'de belirtilen imzası ikrar edilmiş senet niteliğinde olduğu ve mahkemece borçluların borca, fer'ilerine ve zamanaşımına yönelik diğer itirazları üzerinde inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
İİK’nun 68/a-4 maddesinde, HUMK.'nun 309/1. (HMK'nun 211/1-a.) maddesine atıfta bulunulmadığından, icra mahkemesince, öncelikle borçlunun isticvabına ve duruşmada imzalarının alınması yoluna gidilemeyeceğinin kabulü gerektiği- Borçlu, "senet üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını" ileri sürerek, imza incelemesine esas olacak imza örneklerinin bulunduğu resmi ve özel mercileri beyan etmiş olduğundan, öncelikle  ilgili yerlerden getirtilen ve dosya kapsamına bulunan borçluya ait karşılaştırma yapmaya elverişli imzaların esas alınması suretiyle usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılması, bilirkişi tarafından dosyaya celbedilen imza örneklerinin rapor tanzimine yeterli görülmediğinin belirtilmesi durumunda ise; borçluya İİK mad. 68a/5. uyarınca meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek, geldiğinde, imza ve yazı örnekleri alınıp bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile sonuca gidilmesi gerekirken, mahkemece bu usule uyulmadan "doğrudan" borçluya meşruhatlı davetiye gönderilerek gelmediğinden bahisle istemin reddi yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Borçlular vekili, "çekler üzerindeki imzanın borçlu şirket yetkililerine ve borçlu-avaliste (aynı zamanda şirket yetkilisine) ait olmadığını ileri sürmüş ve imza incelemesine esas olacak imza örneklerinin bulundukları resmi mercileri de bildirmiş olduğundan, mahkemece, öncelikle borçlunun belirttiği karşılaştırma yapmaya elverişli imzaların ilgili yerlerden getirtilerek, usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılması, bilirkişi tarafından borçlunun bildirmiş olduğu imza örneklerinin rapor tanzimine yeterli görülmediğinin belirtilmesi durumunda ise borçluya İİK. mad. 68a/5 uyarınca meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek, geldiğinde, imza ve yazı örnekleri alınıp bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile sonuca gidilmesi gerekirken, mahkemece bu usule uyulmadan doğrudan borçlu-avaliste meşruhatlı davetiye gönderilerek gelmediğinden bahisle istemin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Alacaklı imzayı kabul etmediğinden, borçlunun dava dilekçesi ekinde sunduğu tediye makbuzu aslının borçludan temin edilerek, belge aslı üzerinde, imzanın alacaklının eli ürünü olup olmadığının tesbiti gerektiği (İİK. mad.169/a-3; 68/a)-