Ortak çocukların velâyetine yönelik psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşturulacak heyete inceleme yaptırılarak ortak çocukların fiilen bulunduğu yerin barınma ve yaşama koşullarını da değerlendirir içerikte sosyal inceleme raporu alınarak, idrak çağında olan çocukların beyanları da alınmak sureti ile ebeveynlerinden hangisinin yanında kalmasının çocukların menfaatine olacağının tespiti gerektiği-
Babasıyla kişisel ilişki kurulması konusunda bizzat veya istinabe yoluyla bilgilendirilerek, kişisel ilişki hususundaki görüşünün sorulması ve psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacı niteliğindeki uzman veya uzmanlardan çocukla görüşmek suretiyle rapor istenip çocuğun sağlıklı gelişimi için babası ile kişisel ilişki kurulmasına engel bir durumun bulunup bulunmadığının araştırılması, babayla ortak çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuğun menfaatine olup olmayacağının tespiti gerektiği-
Davalı babanın yargılama aşamasında velâyetin tedbiren anneye verilmesine rağmen annenin çocuğu almadığı, kadının evi terkettiği andan itibaren ve halen çocuğun kendisinin yanında olduğu belirtildiğine göre davalının bu iddialarının araştırması, psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan her iki ebeveyn ve çocukla görüşmek suretiyle inceleme ve rapor istenip tarafların barınma, gelir, sosyal ve psikolojik durumlarına göre çocuğun sağlıklı gelişimi için velâyeti üstlenmeye engel bir durumun bulunup bulunmadığının yaşanılan ortamında da inceleme yapmak sureti ile araştırılması ve çocuğun halen hangi taraf yanında yaşadığı araştırıldıktan ve diğer deliller de göz önüne alınmak suretiyle ebeveynlerinden hangisi yanında kalmasının çocuğun menfaatine olacağı tespit edilerek tüm deliller birlikte değerlendirilip velâyet konusunda bir karar verilmesi gerektiği-
Velâyet ve kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun üstün yararının gözetileceği-
Çocuk Koruma Kanunu'nun 26/3. maddesinde mahkemeler ve çocuk hakiminin bu Kanun ve diğer kanunlarda yer alan tedbir kararlarını almakla görevli olduğu düzenlendiğinden 2828 sayılı Kanun'un 22. maddesinde düzenlenen tedbir kararlarında da çocuk mahkemelerinin görevli olduğu, dava konusu şehirde çocuk mahkemesi bulunduğundan, tespit kararının çocuk mahkemesinde verilmesi gerektiği, dolayısıyla mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekeceği-
Yoksulluk nafakası yükümlüsünün çalışmasına bedensel veya ruhsal bir engeli bulunmadığı sürece, düzenli bir gelirinin bulunmamasının onu yoksulluk nafakası yükümlülüğünden kurtarmayacağı- Aksi düşüncenin, yoksulluk nafakası alacaklısının haklarını ileriye dönük olarak kaybetmesine sebep olacağı- Yoksulluk nafakası yükümlüsünün ekonomik durumunun ancak nafaka miktarının belirlenmesinde dikkate alınacağı-
Erkeğin şiddet içerikli davranışlarda bulunduğu, alkol ve uyuşturucu madde kullandığı, Amatem’de tedavi gördüğü anlaşılmakla mahkemece, velayeti anneye verilen ortak çocuk ile baba arasında yatılı kişisel ilişki kurulması konusunda uzman raporu alınarak çocuğun üstün yararını tehlikeye düşürmeyecek ve amaca da uygun şekilde kişisel ilişki tesisi gerektiği-
2828 sayılı Kanuna göre alınmış olan korunma kararının kaldırılmasına ilişkin davanın çocuk mahkemesinin görevine girdiği, çocuk mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde aile ya da asliye hukuk mahkemelerinin görevli olacağı- Korunma kararının kaldırılmasına yönelik davanın hakkında korunma kararı alınmış olan çocuğa, çocuk ergin değilse yasal temsilcisine (veli veya vasisine) yöneltilmesi gerektiği-