Mahkemenin kabulünün aksine, alacaklının icra takibini başlattığı icra dairesinin, çekin keşide yeri olması nedeniyle takipte yetkili olduğu-
Davacı kooperatif tarafından davalı tarafa hizmetin verildiği kabul edildiğine göre, taraflar arasında zımni olarak sözleşmenin kurulduğunun kabulü ile sözleşme göz önünde bulundurularak yetkinin belirlenmesi gerekitiği- Söz konusu hizmetin Sözleşmeden kaynaklanan hizmetin ifa edildiği yer icra daireleri ve mahkemelerinin itirazın iptali davasında yetkili olduğu (İİK. mad. 50, HMK. mad. 10)-
Kambiyo senedinin borcunun "aranacak" nitelikte borç olup, borçlunun ikametgahından icra dairesinde takip yapılabileceği-
Borçlu, takibe itiraz dilekçesinde, yetki itirazı yanında, açıkça borca itirazını belirtmemiş, akdi ilişkiyi kabul ettiği ya da reddettiği yönünde beyanda bulunmamış olup, bu hali ile borçlunun akdi ilişkiyi kabul ettiği sonucuna varılması mümkün olmadığından, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 89. maddesinin uygulanması imkanının bulunmadığı, bu durumda, HMK'nun 7. maddesi uyarınca borçlunun ikametgah adresinde takibin yapılması gerekeceği-
HMK'nun 7/1. maddesi birinci cümlesine göre borçlu birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yeri icra müdürlüğünde takip yapılabileceği, bu durumda, diğer borçluların yetki itirazında bulunamayacakları, ancak, anılan hükmün borçlulardan biri için genel yetkili icra dairesinde takip yapılması ve onun hakkındaki yetkinin kesinleşmiş olması hali için olduğu-
Kural olarak davanın konusu sözleşmeden doğan para borcu olup da sözleşmede aksi kararlaştırılmamış ise, bu para borcu alacaklının ödeme zamanındaki ikametgahında ödeneceğinden, borca ilişkin icra takibinde yetkili icra dairesi alacaklının yerleşim yeri icra dairesi olduğu-
Çeke dayalı olarak yapılan icra takibinin, genel yetkili yeri olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde (HMK. mad. 6), muhatap bankanın bulunduğu yer, ödeme yeri sayıldığından buradaki icra dairesinde (HMK. mad. 10) ve ayrıca çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde (İİK. mad. 50/1) yapılabileceği- Borçlu birden fazla ise, bunlardan birinin yerleşim yeri icra müdürlüğünde takip yapılabileceği (HMK. mad. 7/1), bu durumda, diğer borçlular yetki itirazında bulunamayacağı, ancak, bunun için, borçlulardan birinin onun için genel yetkili yerleşim yeri icra dairesinde takip yapılması ve onun hakkındaki yetkinin kesinleşmiş olması gerektiği- Çekin lehtarı konumunda olan muteriz borçlunun adresi Bornova/İzmir olup, borçluya örnek 10 ödeme emrinin 22.04.2015 tarihinde Bornova/İzmir adresinde tebliğ edildiği ve borçlunun 5 günlük yasal süre içinde icra mahkemesine başvurduğu, diğer takip borçlusu şirketin İstanbul adresine yapılan ödeme emrine ilişkin tebligatın bilâ tebliğ iade edildiği, itiraz tarihinde henüz diğer borçlu açısından takibin kesinleşmediği anlaşıldığından, yetkili icra müdürlüğünün belirlenmesinde HMK.nun 7/1.maddesinin uygulanma imkanının bulunmadığı- Borçlu şirketin yetki itirazının, diğer yetki kuralları muvacehesinde incelenmesi halinde; itiraz eden borçlu şirketin merkezi ile takip konusu çekin keşide yerinin İzmir olduğu ve ödeme emrinin de borçlu şirkete bu adreste tebliğ edildiği anlaşıldığından, bu durumda icra takibi yönünden İzmir İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunun kabulü gerektiği-
Kira alacağının tahsili istemine ilişkin davanın -dava tarihinde yürürlükte olan HMK. mad. 4/1-a gereğince- sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Çeke dayalı takibin, genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde (HMK mad. 6), muhatap bankanın bulunduğu yer ödeme yeri sayıldığından buradaki icra dairesinde (HMK mad. 10) ve ayrıca İİK. mad. 50/1 uyarınca çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabileceği- İhtiyati haciz kararının uygulanmasından sonra bu kararı veren mahkemenin bulunduğu yer icra dairesinin, salt o yer mahkemesinde ihtiyati haciz kararı verilmesi nedeniyle yetkili hale gelmeyeceği- Açıklanan yetki kurallarına göre, alacaklının yetkili olmayan icra dairesinde takip yapması ve borçlunun takipte yerleşim yerindeki icra dairesinin yetkili olduğunu da ileri sürerek icra dosyasının buradaki icra müdürlüğüne gönderilmesi ile icra mahkemesine başvurması halinde, mahkemece, yetki itirazının kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Davacı tarafın delil listesinde taraf ticari defterlerine dayandığı gözetildiğinde, sadece davacı taraf defterleri değil davalı şirket ticari defter ve kayıtları da getirtilerek HMK'nın 222. maddesi kapsamında birlikte değerlendirilmesi gerektiği-