Ciro imzasının lehtar cirantaya ait olmaması durumunda, senedi birbirine bağlı cirolar sonucunda ele geçiren takip alacaklısının kötüniyeti ve ağır kusuru ispat edilmedikçe, ”yetkili hamil” sayılacağı ve keşideci hakkında takipte bulunabileceği-
Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kimsenin, son ciro "beyaz ciro" olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde "yetkili hamil" sayılacağı; çekin lehtarı olan alacaklının çeki ciro ile elinden çıkardıktan sonra yetkili hamil olabilmesi için, çekleri yeniden kendisine teslimi dışında ciro edilmesine (geriye ciroya) gerek bulunmadığı-
Çek fotokopilerinden anlaşılamayan ibraz tarihleri hakkında,çek asılları incelenerek –İİK.170/a kapsamında- bir karar verilmesi gerekeceği-
Vadesi “pazar günü”ne rastlayan senedin ödeme gününün, bu tarihi izleyen ilk iş günü olan pazartesi günü olduğu, ödeme gününü izleyen iki iş günü olan çarşamba günü çekilen protestonun gününde ve süresinde olduğu-
Çeklerde keşide yerinin neresi olduğunun hiçbir duraksamaya yer vermeyecek ve başka yerleşim birimlerini çağrıştırmayacak biçimde, açık, net ve herkes tarafından anlaşılabilir şekilde gösterilmiş olması gerekeceği; bu nedenle “K. eli şeklindeki kısaltmanın başka yerleşim birimlerini de çağrıştırıldığından, geçerli bir “keşide yeri” olarak kabul edilemeyeceği-
Takip dayanağı belgenin kambiyo senedi niteliğinde bulunmaması halinde, İİK.170a/II uyarınca “takibin iptaline” karar verilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı çeklerin muhatap bankaya ibraz edilmiş olmalarına rağmen, arkalarına ibraz tarihlerinin yazılmamış olmaları halinde, icra takibinin keşide tarihinden itibaren on gün içinde yapılmış olması nedeniyle, çeklerin yasal süre içinde bankaya ibraz edilmiş olmalarının kabulü gerekeceği-
İbraz müddetinin geçmesinden sonra yapılan cironun ”alacağın temliki “sonuçlarını doğuracağı-
“Tahsil cirosu” ile senede hamil durumunda bulunan bankanın,vekil hamil durumunda olduğu,kendi cirantasından bono bedelini isteyemeyeceği-
Çekin “düzenlenme tarihi”ndeki değişikliğin, keşideci tarafından paraf edilmiş olması halinde, borçlu tarafından yapılan “çekin, çek niteliğini kaybettiği”ne yönelik itirazın reddi gerekeceği-