Borçlunun “alacaklının, kambiyo hukukuna göre kendisini takip hakkı bulunmadığı”na yönelik icra mahkemesine yaptığı başvurunun “şikayet” niteliğinde olduğu, İİK. m. 18/III uyarınca mahkemece duruşma yapılmasına karar verilmiş olması halinde, taraflar gelmeseler de gereken kararın verilmesi gerekeceği, ”dosyanın işlemden kaldırılmasına” karar verilemeyeceği-
İİK.170/a uyarınca “takibin iptaline” ya da “takibin iptali talebinin reddine” karar verilmesi halinde, ayrıca mahkemece tazminata hükmedilemeyeceği-
İcra mahkemesince, İİK.l70/a uyarınca; keşide yeri olarak bonoda gösterilmiş olan yerin “idari birim” niteliğinde olup olmadığının doğrudan doğruya araştırılması gerekeceği; ”idari birim”den maksadın 'il','ilçe','bucak' ve ‘köy’ tüzel kişileri olduğu-
Taraflar arasındaki sözleşmede, takip konusu senede açıkça atıf yapılmamış olması halinde, bu senedin “teminat senedi” olduğu kabul edilerek, takibin iptaline karar verilemeyeceği-
Kambiyo senedine dayalı olarak, lehtar tarafından keşideci hakkında takip yapılabileceği-
“Takip konusu senetlerin/çeklerin kambiyo senedi niteliğinde bulunmadığı” ya da “alacaklının bu senetlere/çeklere dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapamayacağı” saptansa dahi, takip borçlusunun borcu kabul edip ödeme iddiasında bulunması (yani; takip konusu borcu kısmen ya da tamamen ödemiş olduğunu belirtmiş olması) halinde, icra mahkemesince -İİK.170/a-II uyarınca- “takibin iptaline” karar verilemeyeceği-
İcra mahkemesinin, süresinde yapılan itiraz ya da şikayet üzerine; takip dayanağı belgenin kambiyo senedi niteliğini taşıyıp taşımadığını ve alacaklının kambiyo hukukuna göre takip hakkına sahip bulunup bulunmadığını kendiliğinden araştıracağı-
Takip konusu çekin keşide tarihinin üzerinin çizilmiş ancak keşideci tarafından üzerinin paraf edilmemiş olması halinde; yapılan düzeltmenin geçerli olmayacağı ve tahrifattan önceki keşide tarihine itibar edileceği (eğer bu tarih itibariyle çekin bankaya ibrazı süresinde ise, çekin kambiyo senedi olma niteliğini sürdüreceği)-