Yargıtay'dan tehiri icra kararı almak üzere icra müdürlüğü tarafından mehil verilebilmesi için ibraz edilen teminat mektubu veya yatırılan nakdi teminat, ödeme yerine geçmez ise de, borçlu tarafından yatırılan teminatın, yatırıldığı tarih itibari ile icra takip dosyası alacağını tüm fer’ileri ile birlikte karşılaması halinde, mevcut hacizlerin aşkın hale geleceği-
Maaş üzerine konulmuş usulsüz haciz manevi tazminat gerektirmediği-
İcra mahkemesi kararlarının, maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmeseler de, uygulamada kendi aralarında kesin hüküm oluşturduğunun kabul edildiği- Bir davaya ait şekli anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerektiği- Bir hükmün, davada veya karşılık davada ileri sürülen taleplerden sadece hükme bağlanmış olanlar hakkında kesin hüküm teşkil ettiği- Daha önce verilen kararla şikayet eden borçlunun Türkiye Finans Katılım Bankasındaki hesaplarına konulan hacizlerin kaldırılmasına ilişkin talebi hakkında hüküm tesis edilmediğinden yargılamaya konu şikayet yönünden kesin hükmün varlığından söz edilemeyeceği-
Yargıtay'dan tehiri icra kararı alabilmek üzere icra müdürlüğü tarafından mehil verilebilmesi için ibraz edilen teminat mektubu veya yatırılan nakdi teminat, ödeme yerine geçmez ise de, borçlu tarafından yatırılan teminatın, yatırıldığı tarih itibari ile icra takip dosyası alacağını tüm fer’ileri ile birlikte karşılaması halinde, mevcut hacizlerin aşkın hale geleceği kuşkusuz olduğu gibi, hacizlerin devam etmesinin İİK'nun 85/son maddesiyle de bağdaşmayacağı, şu hale göre; borçlu tarafından, dosya borcunun tamamı (asıl alacak ve fer'ileri) icra dairesine depo edilmiş olmakla, mahkemece, aşkın hale gelen hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Nakdi teminatın yatırıldığı tarih itibariyle dosya hesabında tespit edilen tüm dosya borcu tutarını (asıl alacak ve fer'ileri) karşılar miktar icra dairesine sunulmak suretiyle dosya borcu depo edilmiş ise, İİK'nın 266. maddesi koşulları yerine getirilmiş olacağı gibi daha önce konulmuş bulunan hacizlerin de aşkın hale geleceğinin kabulü gerekeceği, o halde, mahkemece, borçlu vekili tarafından mehil vesikasının alınması sırasında yatırılan teminatın, o tarih itibariyle dosya alacağının fer'ileri ile birlikte tamamını karşılayıp karşılamadığı değerlendirilerek sonucuna göre karar vermesi gerekeceği-
Mahkemece, borçlu tarafından mehil vesikası alınması sırasında yatırılan nakdi teminatın, o tarih itibariyle dosya borcunu fer'ileri ile birlikte tamamen karşılayıp karşılamadığı tesbit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu tarafından İİK 72/3 koşullarında menfi tespit davası açılması halinde, alacağın %15’inden aşağı olmamak üzere teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi istenebileceği- Borçlunun, mahkemece tayin edilen teminattan ayrı olarak icra müdürlüğüne talep anına kadar fer'ileri ile birlikte hesaplanan dosya borcunu nakit olarak yatırması ya da tamamını karşılayan ve her an paraya çevrilebilir muteber, kesin banka teminat mektubunu vermesi halinde alacaklı tarafından takibe devam edilemeyeceği- Dosya borcunun tamamının icra müdürlüğüne yatırılması halinde, mevcut hacizler aşkın hale geleceği gibi, hacizlerin devam etmesinde alacaklının da hukuki yararı kalmayacağı-
Yargıtay'dan tehiri icra kararı alabilmek üzere icra müdürlüğü tarafından mehil verilebilmesi için ibraz edilen teminat mektubu veya yatırılan nakdi teminat, ödeme yerine geçmez ise de, borçlu tarafından yatırılan teminatın, yatırıldığı tarih itibari ile icra takip dosyası alacağını tüm fer’ileri ile birlikte karşılaması halinde, mevcut hacizlerin aşkın hale geleceği kuşkusuz olduğu gibi, hacizlerin devam etmesinin İİK'nun 85/son maddesiyle de bağdaşmayacağı-
İİK. mad. 36. maddesi gereğince, icranın tehiri için taşınmaz teminat olarak gösterilebilir ise de, taşınmazın (taşınmazların) satışı halinde, satış bedelinin, dosya borcunu ferileri ile birlikte karşılayıp karşılamayacağı belli olmadığından, teminat olarak taşınmazın (taşınmazların) gösterilmesi halinde, bu teminatın hacizlerin kaldırılmasını sağlamayacağının kabulü gerektiği- Borçlu, mehil vesikası almak amacıyla nakit ya da kesin teminat mektubu sunmayıp,bir taşınmazı borca teminat olarak gösterdiğinden, mahkemece "hacizlerin kaldırılmasına" ilişkin şikayetin reddine karar verilmesi gerektiği-
Birleşme nedeniyle eldeki davada davalı şirketin tüzel kişiliği sona ereceği ve terkin edileceğinden, şirket davalı olamayacağı gibi, aleyhine hüküm de tesis edilemeyeceği- Y.i incelme yapılmadan usulsüz haciz nedeniyle tazminata hükmedilemeyeceği-