Kesin olarak haczedilen bir malın daha sonra başka bir alacaklı tarafından ihtiyaten haczedilmesi halinde, "hacze katılma"nın söz konusu olmayacağı, sıra cetvelinde (derece kararında) kesin haciz sahibi alacaklıya önceki sıranın verileceği
«Faize ilişkin hesaplamanın kanuna aykırı olduğunu» ileri süren alacaklının, davalının alacağının esasına itiraz etmiş olacağı-
Satılan hacizli mallar ilgili yediemin ücretinin satış bedelinden öncelikle ödeneceği-
«Bina ve arazı vergisi», «veraset ve intikal vergisi», «gümrük vergisi», «motorlu taşıt vergisi»nden farklı olarak, satışa konu taşınmaz/taşınırın aynından doğmayan -«katma değer vergisi», «stopaj gelir vergisi», «fon payı», «kaçakçılık cezası», «gecikme zammı», «gelir vergisi», «kurumlar vergisi», «kıymet artış vergisi», «mali denge vergisi» gibi- vergi alacaklarının, rüçhanlı alacak olmadığı -6183 sayılı K. madde 21/1 uyarınca- bu alacakların daha önce konulmuş olan hacizlere aynı sırada, alacağı oranında (garameten) katılacağı—
İpotek akit tablosunda «faiz koşulu»nun yer almaması ve borçlunun, ipotek alacağı yönünden temerrüde düşürülmemiş olması halinde, «sıra cetveli»nde sadece «ipotek bedeli»ne (asıl alacak) yer verilebileceği–
«Hacizli taşınmazın imar durumunun sorularak kıymet takdiri yapılmasının istenmesi»nin «satış talebi» niteliğinde sayılamayacağı ve bu nedenle haczin düşmesini önleyemeyeceği-
Sıra cetvelinin, yöntemince ilan edilip kesinleşmesinden sonra, «hata» nedeniyle değiştirilmesinin mümkün olmayacağı—
Sıra cetveli düzenlenip tebliğ edilmeden, önceki haciz sahibi alacaklının, sonradan konulan haczin geçersiz olduğunu şikayet yolu ile ileri süremeyeceği (bu başvuruda hukuki yararı bulunmayacağı)—
Mükellefiyet listesine itiraz etmemiş olan kişinin, daha sonra sıra cetveline itiraz edemeyeceği—