Davalı borçlular tarafından davacı alacaklı aleyhine açılan menfi tesbit ve istirdat davası ile eldeki davaya konu alacak ile ilgili olarak açılan dosya birleşmiş ve yapılan yargılamada davacı alacaklı ile borçlular arasındaki cari hesap ilişkisinin 1997 den beri devam ettiği, yapılan yargılama sonunda davalı borçluların davasının reddine karar verildiği anlaşılmakla, dava konusu parsellerin, borcun doğumundan sonra akrabalar arasında yapılan satışlar olduğundan iptali gerektiği- Diğer bir parselin borçluya ait olan hissesinin akrabasına yapılan satışının da iptali gerektiği- Davalı üçüncü kişilerden biri borçlular ile akraba olmakla birlikte borçlulardan iki adet taşınmazı üçüncü kişi sıfatı ile satın aldıktan sonra, borçlu çocuklarına sattığı ve bu hali ile yapılan işlemlerin mal kaçırma amacı ile yapıldığı, borçlunun mali durumunu bildiğinin kabulü gerektiğinden bu iki taşınmaz yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteği- Tüm dosya içeriği ve tanık anlatımları ile birlikte değerlendirildiğinde, mirasbırakanın mirastan mal kaçırma amacıyla temliki gerçekleştirdiği iddiasının sübuta ermediği sonuç ve kanaatine varılmakla, davanın reddine karar verilmesi gerektiği- Harç ve vekalet ücretinin keşfen saptanan ve harcı tamamlanan dava değeri üzerinden hesaplanması gerektiği-
Boşanma davasında lehine hükmedilecek mali haklar ile katılma alacağı davası sonucu lehine hükmedilecek tazminat alacağının tahsiline yönelik açılan muvazaaya dayalı tasarrufun iptali davasında, boşanma davasının kesinleştiği, katkı payı davasının ise kesinleşmediği görüldüğünden, bunun sonucunun beklenmesi, alacağın belirlenmesi halinde, bu alacak yönünden mevcut delillerin TBK. mad. 19 gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği, davanın "katılma payı alacağına dayanarak, ayni haklar talep edilemeyeceği" gerekçesiyle reddinin hatalı olduğu-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil ile bedel isteğine ilişkin davalarda davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılması gerektiği- Muvazaa iddiasına dayalı davalarda mirasbırakanın kastının açık bir şekilde saptanması gerektiği- Herkes iddiasını ispatla mükellef olup davacı taraf temliklerin muvazaalı olduğu iddiasını kanıtlamadığından, temliklerin gerçek satış olduğu sonucuna varıldığı- Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.
Temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu ispat külfetinin davacı tarafa ait olduğu, somut olayda, dinlenen tanık beyanlarından mirasbırakan ile davacılar arasında bir problem yaşanmadığı gibi mirasbırakanın mirasçılardan mal kaçırmasını gerektirecek bir nedenden de söz edilmediği dolayısıyla mirasbırakanın mal kaçırma kastı ve temlikin muvazaalı olduğunun usulünce ispat edilemediği anlaşıldığından, davacıların iddialarının kanıtlanamadığı gözetilerek subut bulmayan davanın reddine karar vermek gerekeceği-
Mirasbırakanın mal kaçırma kastı ile taşınmazların devrini amaçladığı tespit edilerek davanın kabulü ile tapu iptali ve tescil kararı verilmesinde bir isabetsizlik yoksa da, mahkemece davalının taşınmazı üçüncü kişiden 1/2 pay olarak satış yolu ile edindiği, bu edinmenin mirasbırakan tarafından gerçekleştirilen temlikler ile ilgisinin bulunmadığı göz ardı edilerek taşınmazın tamamının tapu kaydı iptal edilerek mirasçılar adına tesciline karar verilmesinin hatalı olduğu- Diğer mirasçının öldüğü dikkate alınmadan pay dağılımının 1/4 üzerinden yapılmasının da isabetsiz olduğu-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin davada ispat yükünün davacıda olduğu- Davacı tanık bildirmeyeceğini ifade etmiş, nitekim tanık da bildirmemiş, davalı tanıkları ise temlikin muvazaalı olmadığını beyan etmiş olup muvazaa iddiası davacılar tarafından kanıtlanamadığından ve bedeller arasındaki oransızlık tek başına muvazaanın kanıtı olmadığından, davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteği-
Ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel isteği-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin davada, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün, yani miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılması gerektiği- Davacı tanıklarının beyanlarından "mirasbırakanın gırtlak kanseri olduğu ve davalı ile birlikte yaşadığı, diğer çocukları ile arasında mal kaçırmasını gerektirir bir husumet bulunmadığı" anlaşılmakta olup terekesinde dava konusu taşınmazdaki 1/2 payı ile 1/3 paydaşı olduğu tarla ve arsa vasfında toplam 33 parça taşınmazı daha bulunduğu, mal kaçırma kastı ile hareket etseydi dava konusu taşınmazın tamamını devredebileceği gibi terekesindeki diğer taşınmazları da davalıya temlik edebileceği açık olduğundan, davanın reddine karar verilmesi gerektiği-