Üçüncü kişinin evinde/işyerinde haciz edilen mallar hakkında ister alacaklı ister üçüncü kişi tarafından açılan istihkak davalarında ispat yükünün alacaklıya düşeceği-
İİK.’nun 99. maddesi gereğince alacaklıya süre vermek ya da aynı kanunun 97. maddesindeki prosedürü uygulamak yetki ve görevinin asıl icra dairesine ait olduğu-
Haczin yapıldığı günden sonraki tarihten itibaren 7. gün açılan davanın süresinde sayılacağı-
Haczin, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste yapılmış olması halinde İİK.’nun 97/a maddesindeki “mülkiyet karinesi”nin borçlu dolayısıyla alacaklı yararına sayılacağı-
Borçlunun mevduatının haczi için “doğrudan haciz yazısı” gönderilen bankanın, bu haciz yazısına karşı “mevduat üzerinde rehin ve hapis hakları olduğunu” ileri sürmesinin “istihkak iddiası” niteliğinde olduğu bu durumda icra müdürünün İİK.nun 99. maddesine göre işlem yapması gerekeceği-
Borçlu ile üçüncü kişi arasındaki ticari ilişkinin “işletme devri” niteliğinde olması ve İİK.’nun 44. ve TTK.’nun 202. maddesindeki koşulların yerine getirilmemiş olması halinde işletmeyi devir alan üçüncü kişinin TBK.’nun 202. maddesi uyarınca işletmenin borçlarından sorumlu olacağı-
Davacı 3. kişiye dava açmak üzere süre veren icra mahkemesi kararının davacıya tebliğinden 7 gün geçtikten sonra istihkak davasının açılmış olması halinde, mahkemece “istihkak davasının süre aşımı nedeni ile reddine” karar verilmesi gerekeceği-
Haczin, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste yapılmış olması halinde İİK. nun 97/a maddesinde öngörülen “mülkiyet karinesi” nin borçlu, dolayısı ile davacı alacaklı yararına olduğu, ispat yükü kendisine düşen davacı 3. kişinin bu karinenin aksini güçlü delillerle ispat etmesi gerekeceği-