İstihkak iddiasında bulunan davacının adının takip talebine, asıl borçlu yanında parantez içinde yazılmış olmasının, ona «borçlu» sıfatını vermeye yetmeyeceği—
Üçüncü kişinin, İİK. nun 99. maddesini uygulamadığı”ndan bahisle yaptığı şikâyet üzerine, icra mahkemesinin vereceği kararın temyiz edilebileceği–
Alacaklının -İİK. 99. maddesi gereğince- açtığı «muarazanın önlenmesi» davası devam ederken, davalı - üçüncü kişinin istihkak iddiasından feragat etmesi halinde, icra müdürünce -gösterilecek teminat karşılığında- haczin kaldırılamayacağı—
Bir davada ileri sürülen maddi olgu ve bulgulara göre yasa maddelerini uygulamak ve hukuki nitelendirmeyi yapmak hakimin görevi olduğundan, borçlunun «haciz uygulanan işyerinin babasına ait olduğunu» ileri sürmesi ha-linde alacaklının «işyerinin devrine ilişkin işlemin iptali» istemiyle icra mah-kemesine yaptığı başvurunun gerçekte -İİK. mad. 99’a göre açılmış- «muaraza-nın önlenmesi» davası niteliğinde kabulü gerekeceği—
Üçüncü şahıs elinde haczedilen mal hakkında istihkak davası açması için kendisine süre verilen alacaklının, bu süre içinde dava açmamasına rağmen, üçüncü kişinin istihkak davası açması halinde, «konusu kalmayan davanın reddine» karar verilmesi gerekeceği ve davalının yargılama giderleri -ve vekalet ücreti- ile sorumlu tutulamayacağı—
Üçüncü kişinin elinde haczedilen ve üçüncü kişi tarafından istihkak iddiası ileri sürülen mallar hakkında, «üçüncü kişiye karşı istihkak davası açması için» alacaklıya icra müdürlüğünce süre verilmesi gerekeceği, dosyanın «istihkak iddiası hakkında karar verilmek üzere» icra mahkemesine sunulamayacağı—
İhtiyaten haczedilen malların, malı elinde bulunduran üçüncü kişiye -kendisinden bir taahhüt senedi alınarak- bırakılabileceği–
Alacaklı tarafından, İİK. 99 uyarınca açılacak istihkak davasında, «istihkak iddiasında bulunan üçüncü kişi» yanında ayrıca «malın üçüncü kişiye ait olduğunu ileri süren borçlu»nun da davalı gösterilmesi gerekeceği—
Alacaklı tarafından İİK’nun 99. maddesi uyarınca açılan menkul mala ilişkin istihkak davaları; asıl icra takibinin yapıldığı, haczi uygulayan talimat icrasının bulunduğu, davalının ikametgâhının bulunduğu veya eşyanın bulun-duğu yerdeki icra mahkemesinde açılabileceği—