HMK. mad. 82/1 uyarınca istifa eden vekilin vekalet görevinin istifanın müvekkiline tebliğinden itibaren iki hafta süreyle devam edeceği; aynı hükmün 3. fıkrası gereğince de bu husustaki ihtarla birlikte istifa dilekçesinin vekalet verene bildirileceği; buna rağmen, vekalet veren yöntemine uygun şekilde davayı takip etmezse tarafın yokluğu halinde uygulanacak hükümlere göre işlem yapılacağı; yargılamanın sevk ve idaresinin "hakim" e ait olduğunun gözden kaçırılarak davalı asılın avukatının vekillikten çekilme dilekçesinin davalı asıla tebliğ edilmeden karar verilmesinin doğru olmadığı-
Mahkemece ön incelemenin duruşmalı yapılmasına karar verilerek, davalıya ön inceleme duruşmasına çağrı davetiyesi tebliğ edilmiş; ancak davalı taraf belirlenen ön inceleme duruşmasına gelmemiş ve mahkemece, ön inceleme duruşmasında dava nihai olarak karara bağlanmayıp tahkikat aşamasına geçildiğine göre, davalının HMK. mad. 147 gereğince tahkikat duruşmasına davet edilmesi zorunluluğun gereği yapılmadan davalının hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğinde (HMK. mad. 27) davalının yokluğunda hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgililerinin, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip oldukları, sözü edilen hak yargılamayla ilgili bilgi sahibi olmayı da kapsadığından, maddi hata talebini içeren dilekçenin, davalı şirkete tebliğinin sağlanması gerekeceği-
Mahkemece yargılama sırasında aldırılan bilirkişi raporunun 27.05.2015 günü Uyap'a kaydedildiği, mahkemece söz konusu bilirkişi raporu davalıya tebliğ edilmeden rapora karşı itirazlarını sunma hakkı verilmeden 29.05.2015 günlü celsede karar verildiği, hukuki dinlenilme hakkına aykırı şekilde davranılarak karar verilmesinin bozma nedeni olduğu-
100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesinde yer bulan “Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesi gerektiği- Bilirkişinin, raporunu, varsa kendisine incelenmek üzere teslim edilen şeylerle birlikte bir dizi pusulasına bağlı olarak mahkemeye vereceği; verildiği tarihin rapora yazılacağı ve duruşma gününden önce birer örneğinin taraflara tebliğ edileceği-
Somut uyuşmazlıkta davacının iddiası, davalının savunması üzerinde durulmadığı, delillerle maddi olayın saptanmadığı, kısaca kararın gerekçesiz yazıldığı, bilirkişi raporuna atfın kararın gerekçeli olduğunu göstermeyeceği, gerekçesiz karar yazılmasının, adil yargılanma hakkının ihlali olduğu-
Ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat, Tebligat Kaununun 21 ve Tüzüğün 28.maddesine uygun şekilde tebliğ edilmediğinden usulsüz olup bu adrese TK. mad.35 'e göre yapılan teblilgatta geçersiz olduğundan davada taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemeyeceği-
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan birinin veya birkaçının diğer paydaşlara karşı açabileceği ve HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması gerektiği- Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerektiği- Bölme istemi durum ve koşullara uygun görülmezse ve özellikle paylı malın önemli bir değer kaybına uğramadan bölünmesine olanak yoksa, açık artırmayla satışına, bu satışın paydaşlar arasında artırmayla yapılmasına karar verilmesi, bütün paydaşların rızasına bağlı olduğu(TMK. mad. 699)-
Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmeden görev konusunda dosya üzerinden karar verilemeyeceği-
Mahkemece davalıya usulüne uygun duruşma günü tebliğ edilip savunma hakkı tanınmadan duruşma açılmaksızın dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu yazılı şekilde görevsizlik karar verilmesinin doğru olmadığı-