Ana ve baba evli olmadığından velayetin anaya ait olduğu, babayla da tanıma suretiyle soybağı ilişkisi kurulan çocukların Sosyal Hizmet Uzmanının raporu ile davacı babaları yanında daha sağlıklı gelişim gösterecekleri daha düzenli okul ve aile yaşantılarının olacağı, büyüme ve yetişme dönemlerinde baba tarafından daha rahat kontrol altında tutulacakları bildirilmiş olmakla velayetin değiştirilmesi gerekeceği-
Kardeşlerin birbirinden ayrılmasını gerektirecek haklı bir neden olmaksızın çocukları birbirinden ayıran, çocuklarını terk ederek nikâhsız bir başkasıyla yaşayan davacı anneye S.’ın velayetinin verilemeyeceği-
Eşlerden herhangi birisine öncelik veya üstünlük tanınmadan, evlilik devam ettiği sürece ana ve babanın, velayeti birlikte kullanacağı, anne ve babanın çocuğu velayetleri çerçevesinde temsil edecekleri-
Mahkemece doğum tarihinin düzeltilmesi davası yönünden dava ehliyetine sahip olmayan küçüğün yasal temsilcileri olan anne ve babası tarafından temsil edilmesi gerektiği hususu dikkate alınmaksızın, davacı küçük tarafından verilen vekaletnameye dayanılarak açılan davanın esasına girilerek hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Eşlerden herhangi birisine öncelik veya üstünlük tanınmadan evlilik devam ettiği sürece ana ve babanın, velayeti birlikte kullanacağının öngörüldüğü ve anne ve babanın çocuğu velayetleri çerçevesinde temsil edecekleri-
Asıl olan eşlerin birlikte dava açmaları ise de, bunlardan birisi tarafından açılacak davaya diğer eşin sonradan icazetini bildirip olumlu iradesini ortaya koymasının, velayetin birlikte kullanılması gerçekleşmiş olacağından yeterli olduğu, diğer eşin katılımının veya rızasının sağlanamadığı davanın ise reddinin gerekeceği-
Tarafların ortak çocuğunun evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içinde doğduğu anlaşılmakla Mahkemece yapılacak iş; küçüğün velayetini toplanan delillere göre Türk Medeni Kanunu madde 336 hükümlerine göre eşlerlerden birine vermekten ibaret olacağı-
Evlilik birliği içinde velayetin kullanılması kapsamında tüm davaların ana ve baba tarafından birlikte açılması; bunlardan biri tarafından açılmış bulunan davaya, diğer eşin katılımının veya rızasının sağlanmasının gerekeceği-
Davalı kadının nafaka talebi, Türk Medeni Kanununun 197/3. maddesine dayanmakta olup, karşı dava şeklinde açıldığına göre hükmedilen nafakaların boşanmanın reddine ilişkin kararın kesinleşmesiyle sona ermeyeceği- Davacı (karşı davalı) kocanın bir başka kadınla ilişkisinin olduğu ve davalıyı istemediğini söyleyerek, haklı bir sebebi olmaksızın eşiyle birlikte yaşamaktan kaçındığı anlaşıldığından, davalı (karşı davacı) kadının Türk Medeni Kanununun 196/3. maddesine dayanan geçmiş (altı aylık)birikmiş nafaka talebinin kabulü gerektiği- Kocanın, haklı bir sebebi bulunmadığı halde davalı (karşı davacı) eşiyle birlikte yaşamaktan kaçındığı ve tarafların fiilen ayrı yaşadıkları anlaşıldığından, karşı davacının velayete ilişkin talebinin kabulü gerektiği-