İcra takibine konu edilen kira alacağındaki temerrüt faizi konusunun, davanın halen derdest olması sebebiyle 6098 s. TBK.'nun 120. maddesi çerçevesinde değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekeceği-
Davacı tarafından ihtirazi kayıt ileri sürülmeden tahsil edilse ve kira sözleşmesi dışında belirlenen miktar üzerinde taraflar arasında zımmi bir anlaşma oluşsa da davalının, davacı tarafında maddi hata sonucu daha düşük hesaplanan kira bedellerine göre düzenlenen faturalar karşılığı ödeme yapmasının, davalıyı sözleşmeye uygun ödemede bulunması yükümlülüğünden kurtarmayacağı-
Mahkemece bozmadan sonra alınan bilirkişi raporunda alacağın 2011 Ağustos ayından 06.10.2011 tarihine kadarki alacak hesaplanmış ise de bu hesaplamanın neye göre yapıldığının tesbit dosyası olmadığından denetlenemediği, bu nedenle tesbit dosyasının getirtilerek tahliye tarihinin tespit edilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Aylık kiranın davacının iddia ettiği gibi 2.200 TL mi, yoksa davalının savunduğu gibi 250 TL mi olduğu noktasındaki uyuşmazlığın incelenmesi yargılamayı gerektirdiğinden, itirazın kaldırılması ve tahliye istemli davanın icra mahkemesince reddine karar verilmesi gerekeceği-
Kira ilişkisi ancak tahliye tahhüdüne dayalı olarak açılan dava sonucunda verilen tahliye kararının kesinleşmesi ile sona erecek olup, bu dönem içerisinde kiracı kiralananda fuzuli işgalci olarak değerlendirilmemesi gerekeceği-
TBK. mad. 315 uyarınca konut ve çatılı işyeri kiralarında, borçlu kiracıya ihtarlı ödeme emrinde en az otuz günlük ödeme süresi tanınması gerekirken altı aydan az süreli kira sözleşmesi olduğundan bahsedilerek altı günlük ödeme süresi verilmesinin isabetsiz olduğu-
Borçlu itiraz sebepleri ile bağlı olup (İİK. mad. 63) itirazın kaldırılması davasında alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında itiraz sebeplerini değiştiremeyeceği ve genişletemeyeceğinden, davalı kiracı, icra takibine itirazında kira sözleşmesine ve alacak miktarına itiraz etmediği ve icra takibinde talep edilen ortak yerler giderleri katılma payı alacağı kira sözleşmesi gereğince likit olduğundan, uyuşmazlığın sözleşme hükümleri çerçevesinde çözülmesi gerekeceği-
Davalı kiracının, icra takibine itirazında kira sözleşmesine ve alacak miktarına itiraz etmediği ve icra takibinde talep edilen ortak yerler giderleri katılma payı alacağı kira sözleşmesi gereğince likit olduğundan, uyuşmazlığın sözleşme hükümleri çerçevesinde çözülmesi gerekeceği, uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiğinden söz edilerek itirazın kaldırılması ve tahliye istemli davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olduğu-
İcra dosyasına sunulan banka dekontlarında ödemelerin itiraz olunmayan ve kesinleşen aylık 1000 TL kira bedeli üzerinden yatırılmadığı ve takibe konu edilen Nisan, Mayıs, Haziran 2012 aylar kiralarına ilişkin ödeme belgelerine rastlanmadığı halde, mahkeme bu ödemelerin asıl takibe konu borçtan mahsup edilmesiyle davalının 2.750,00 TL borçlu bulunduğunun tespitine karar vermiş, karar gerekçesi davacı tarafından temyiz edilmemiş, bu durumda kabul doğrultusunda davacının itirazın kaldırılması talebinin kısmen kabulü ile 2750,00 TL kira alacağı yönünden icra takibine yapılan itirazın kaldırılarak, bu miktar üzerinden icra takibinin devamına karar verilmesi gerekeceği-
Davalı tarafça davacının malik sıfatıyla takip yapma yetkisine karşı konulmadığından, yeni malik sıfatı kabul edilerek kira bedellerinin davacıya ödendiği savunmasında bulunulduğundan, davacının bu takibe dayalı olarak tahliye ve itirazın kaldırılması davası açmasında herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı, mahkemece işin esasının incelenerek neticesine göre bir karar verilmesi gerekeceği-