Haczin yasal satış isteme süresi içerisinde satış talep edilmemesi ve satış avansının yatırılmaması nedeniyle düştüğü gözetilerek, sıra cetvelinde ilgili parselin satış bedelinin dağıtımı yönünden sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığının şart olduğu- Şikayet tarihinden önce haczin düşmüş olduğunun belirlenmesi halinde, şikayetin konusuz kalması sonucu borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunmasında korunmaya değer bir hukuki yararı bulunmadığından başvurunun fuzuli yapıldığının kabul edileceği-
İİK.'nun 82/1-12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığının şart olduğu- Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nun 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekeceği-Şikayet tarihinden önce yukarıda belirtilen maddeler uyarınca haczin düşmüş olduğunun belirlenmesi halinde, şikayetin konusu olmayacağından, başvurunun fuzuli yapıldığının kabul edilmesi gerekeceği-Maddi hatanın (hukuki yanılma), maddi veya hukuki bir olayın olup olmadığında veya koşul veya niteliklerinde yanılmayı ifade ettiği-Maddi hataya dayanan bozma kararına uyulması usulü müktesep hak teşkil etmeyeceği-
Bölge Adliye Mahkemesi’nce yapılan istinaf başvuru incelemesinde, İlk Derece Mahkemesi’nin fesih gerekçesinin hatalı olduğu yerinde olarak tespit edilmiş ise de; mahkeme gerekçesi tamamen değiştirilmek suretiyle sonuca gidildiğinden, HMK’nun 353/1-b-2. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, kararın gerekçesinde hata edildiği belirtildikten sonra düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi yerine yazılı şekilde esastan ret yönünde hüküm tesisinin usule aykırı olduğu- Takip dosyası aslının incelenmesinde; ihaleye konu taşınmaza son haczin konulduğu tarih ile alacaklının taşınmazın satışını isteyip satış avansını yatırdığı tarih arasında, İİK’nun 106. maddesinde öngörülen 1 yıllık sürenin geçmediği görüldüğünden, mahkemece borçlunun fesih iddiaları incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Kıymet takdirinin istenmesi –satışa esas olmak üzere ibaresiyle dahi olsa- veya kıymet takdirinin yapılmış olmasının satışın istenmesi anlamında düşünülemeyeceği, satış isteminin varlığını kabul için bu konudaki açık talep yanında satış giderlerinin de yatırılması gerekeceği- İİK'nun 106-110. maddeleri gereğince süresinde satış istenmediği için taşınmazlardaki haciz düşmüş olup, artık düşen bir hacze dayalı olarak ihale yapılamayacağından ihalenin feshi gerekeceği-
Şikayetçi üçüncü kişinin talebi, alacaklının talebinden bağımsız ve süresinde satış istenmediği gerekçesi ile İİK'nun 106-110. maddelerine dayalı olarak hacizlerin kaldırılmasına ilişkin olup, üçüncü kişinin bu isteminin harca tâbi olmadığı, bu nedenle, icra müdürlüğünün harçların yatırılmasına ilişkin işleminin yasal dayanağı bulunmadığından, mahkemece, şikayetin kabulü ile icra müdürlüğünün şikayete konu işleminin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
İstinaf ve temyiz yoluna başvurunun satıştan başka icrai işlemleri durdurmayacağı, meskeniyet şikayetinin reddine ilişkin karara karşı borçlu kanun yoluna başvurmuş olup "borçlunun başka malvarlığı olmadığı" gerekçesi ile "zamanaşımının kesildiğinin kabul edilemeyeceği", borçlunun işe girme ya da miras yoluyla mal edinebilme ihtimalinin mevcut olduğu gözetilerek icra takibini ilerletmeye yönelik başka taleplerde bulunabileceği dikkate alınmak suretiyle, İİK. m 71/son; 33/a uyarınca, bonoya dayalı takibin kesinleşmesinden sonra zamanaşımına uğradığına yönelik başvurunun esasının incelenmesi gerektiği-
Dava konusu iş makinesine Ticaret Odasına yazılan müzekkere ile kayden muhtelif tarihlerde üç adet haciz konulduğu anlaşılmış olup sonradan konulan hacizler önceki hacizden vazgeçildiği anlamına gelmediği gibi, daha önce konulmuş haczi ve sonuçlarını da ortadan kaldırmamakta ise de, İİK 106. maddesi gereğince haczolunan makineye konulan iki adet hacizde 6 ay içerisinde satışının istenmediğinin görüldüğü, bu durumda söz konusu iki adet haczin İİK 110. maddesi gereğince kalktığının kabulü gerekeceği- Haczedilen mal hakkında, İİK madde 97/8 gereğince istihkak davası açılır ise, satış isteme süresinin işlemeyeceği- Dava konusu iş makinesi 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu gereğince tescile tabi araçlardan olduğundan, devir ve temlikinin aynı Kanun gereğince noterde düzenlenen sözleşme ile yapılması gerekeceği, noterde düzenlenen satış sözleşmesi ile satın alınan iş makinesinin tescil belgesinin ‘ iş makinesi üzerinde hak ve menfaati bulunanlar ‘’ kısmına davacı üçüncü kişi tarafından satın alındığı noter tarafından işlendiği görüldüğünden, borçlu adına konulan haciz sırasında menkulün malikinin borçlu olmayıp üçüncü kişi olduğunun kabulü gerekeceği, dolayısıyla İİK'nın 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi üçüncü kişi yararına olup, bu yasal karinenin aksinin davalı alacaklı tarafından inandırıcı ve güçlü delillerle ispat edilmesi gerekeceği-
İlk haciz tarihi ile satış talebi tarihi arasında geçen süreye, ihalede alıcı çıkmaması halinde, ihalenin düştüğü tarihten şikayetçinin tekrar satış istediği tarihe kadar geçen süre eklendiğinde, bu sürenin haciz tarihi itibariyle taşınmaz haczi için geçerli olan 2 yıllık süre içerisinde olması halinde, haczin düştüğünden bahsedilemeyeceği- Tasarrufun iptali davasında, taşınmazın tapu kaydına "ihtiyati haciz" değil, "ihtiyati tedbir" şerhi konulması halinde, tasarrufun iptali davasının kabul edildiği tarihin kesin haciz tarihi olarak kabul edilemeyeceği- 
Kesinleşen mahkeme kararı ile süresinde satış talep edilmemesi nedeniyle davaya konu haczin kaldırılmasına karar verildiğinden, istihkak davasının konusuz kaldığının kabulü ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdiri gerektiği-