Noksanın tamamlanması suretiyle getirtilen aynı mahkemenin ........ Esas sayılı dava dosyası suretinden; eldeki davaya konu taşınmazla ilgili olarak ve aynı maddi olgulara dayanılarak davacı tarafından ara malikler aleyhine açıldığının ve danışıklı temlikler yapıldığından bahisle tazminat isteğinde bulunulduğunun, halen derdest olduğunun anlaşıldığı, eldeki dava ile ............ Esas sayılı dava arasında 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 166. maddesi kapsamında bağlantı bulunduğu ve sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için her iki davanın birlikte görülmeleri gerektiği-
Asıl ve birleşen davalar birbirinden bağımsız, müstakil davalar olduğundan, asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı karara bağlanmasının gerektiği-
1086 sayılı HUMK'nun 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK'nun karşılık 166. maddesi uyarınca, mahkemece, maddi tazminat ve manevi tazminat yargılama giderleri ve vekalet ücretinin her talep için ayrı ayrı belirlenmesi gerekirken tazminatların toplam bedelinden tek hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı-
Mahkemece davacı tarafından açılan davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle birleştirilmesine karar verilmiş ve buna göre hüküm kurulmuş ise de, 1086 sayılı HUMK'nun 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK'nun karşılık 166. maddesi uyarınca, birleştirilen dava dosyaları bağımsızlıklarını koruyacağından her davada talepler ayrı ayrı değerlendirilerek hüküm kurulması, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin her dava için ayrı ayrı belirlenmesi gerekeceği, asıl ve birleştirilen davalar hakkında tek hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı-
Davacının talebi mahiyeti itibariyle sözleşmenin ileriye etkili olarak feshi, diğer bir anlatımla da sözleşmenin hakim eliyle tasfiyesi istemi niteliğinde olup, yargılama sonucunda verilecek hüküm, sözleşmeye konu taşınmazların diğer hissedarlarının da haklarını ve hukuki durumlarını etkileyecek nitelikte olduğundan, aralarında bağlantı bulunan her iki davanın, HMK’nın 166/1. maddesi uyarınca ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilmesi gerektiği- 
1086 Sayılı HUMK'nun 45. maddesi ile 6100 Sayılı HMK'nun karşılık 166. maddesi uyarınca, asıl ve birleştirilen dava dosyaları birbirlerinden bağımsız ayrı bir dava olup, asıl ve birleştirilen her dava hakkında usul hükümlerine göre ayrı ayrı hüküm kurulması gerekeceği, infazda tereddüt oluşturacak şekilde asıl ve birleştirilen dava yönünden ayrı ayrı hüküm kurulmamış olmasının doğru olmadığı-
Her ne kadar mahkemece, kararın gerekçe kısmında belirtilmiş ise de, karar başlığında, sadece asıl dosya ile incelenen icra müdürlüğü dosya numarasına yer verilerek, asıl ve birleşen dosyalar hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmaksızın sonuca gidildiği görüldüğünden, mahkemece, birleşen dosya hakkında da hüküm tesis edilmesi gerekeceği- Bilirkişi raporunda, borçlunun haline münasip alabileceği evin bedeli 90.000 TL ila 100.000 TL olarak belirtilmiş olup, borçlunun 90.000 TL'ye de ev satın alabileceği tespit edildiğine göre, mahkemece, hükümde 100.000 TL bedelin esas alınmasının doğru olmadığı-
Davalılar tarafından davacı aleyhine aynı sözleşmeye dayanarak, davacı tarafından harfiyat vs. bahanesi ile işgal edilen taşınmazlar için  ecrimisil ile parsellerin üstündeki toprağın kaldırılması nedeni ile oluşan zarara karşılık alacak ve arsaların eski hale getirilmesi için bir diğer alacağın ödetilmesine ilişkin önceden dava açıldığı ve halen derdest olduğu anlaşıldığından, eldeki eldeki alacak davası ile davalı tarafça açılan davanın tarafları ve konusu aynı olduğundan iki dava arasında hukuki ve fiili irtibatın bulunduğu ve bir dosyada verilecek hükmün diğerini etkileyebilecek nitelikte olduğunun kabulü ile anılan dava ile eldeki davanın birleştirilerek yargılamanın sürdürülmesi gerekli olduğu-
1086 Sayılı HUMK'nun 45. maddesi ile 6100 Sayılı HMK'nun karşılık 166. maddesi uyarınca, birleştirilen dava dosyaları birbirlerinden bağımsız ayrı bir dava olup, birleştirilen her dava hakkında usul hükümlerine göre ayrı ayrı hüküm kurulması gerekeceği, infazda tereddüt oluşturacak şekilde asıl ve birleşen dava yönünden ayrı ayrı hüküm kurulmamış olmasının doğru görülmediği-
Dava konusunun aynı olduğu, konkordato talep eden şirketlerin grup şirketler olup delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiği,davaların birlikte görülmesinin zaruri olması sebebiyle aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunan iki dava dosyasının HMK'nun 166. md gereğince birleştirilmesine karar verilmesi gerektiği-