İlamda hükmedilmiş olan nafaka alacağına -reeskont ya da avans faizi değil- yasal faiz istenebileceği–
Boşanma ilâmının kesinleşmiş olması halinde, ilâmda yer alan manevi tazminata ilişkin hüküm Yargıtay’ca bozulmuş dahi olsa, bozmaya uyularak verilen yeni hükmün, kesinleşmeden infaz edilebileceği–
Alacaklı tarafından «kira alacağı»nın tahsili için takip yapılmış olması halinde bunun ne kadarının «kira farkı» alacağı ve ne kadarının da «kira alacağı» olduğunun sorularak işlem yapılması gerekeceği–
Aynı ilâma dayanarak yaptığı önceki hatalı takipten vazgeçen alacaklının, yeni bir takip yapabileceği (önceki takipteki vazgeçmesinin, haktan vazgeçmeyi ifade etmeyeceği)–
İİK: 72/IV ve V uyarınca, olumsuz tespit davası sonucunda verilen ilamlara kesinleşmeden infaz olunamayacağından, ilamın -tazminat, yargılama giderleri, vekalet ücreti gibi- eklentilerinin de ilamın kesinleşmesi ile muaccel hale geleceği, bu tarihten itibaren bunlar için faiz istenebileceği ve icraya konulabileceği–
Kira tespit kararları kesinleşmeden infaz edilemeyeceğinden kararın kendisi kesinleşmedikçe ilamda yazılı yargılama giderleri ve avukatlık ücreti vs. gibi istekler için de takip yapılamayacağı–
Hükmün bozma kapsamı dışında kalan (temyiz edilmeyerek kesinleşen) kısımlarının yalnız başına infaz (icra) kabiliyeti taşıdığından, icraya konulabileceği–
Alacaklı kiralayan tarafından, kesinleşmiş «kira tesbit ilâmı»na dayanılarak yapılan takipte sadece «yargılama giderleri» ve «vekalet ücreti» için «örneK: 53 icra emri» gönderilebileceği, «kira farkı» ve «faizi» için «icra emri» gönderilemeyeceği (bunlar için «örneK: 49 ödeme emri» ya da «örnek 51 ihtarlı ödeme emri» gönderilebileceği)–
Vekalet ücretinin, ilâmda birden fazla davalı yararına hükmedilmiş olması halinde, davalılardan her birinin vekalet ücretinin tümünü değil sadece kendi payına düşen kısmı takip konusu yapılabileceği–
İlâmda «yasal faiz»e hükmedilmiş olması halinde, icra takibinde «reeskont faizi» istenemeyeceği–