Takibe dayanak yapılan ilama esas alınan protokolde müşterek çocuğun ilköğretim çağına geldikten sonra her hangi bir özel veya devlet okulunun eğitim giderinin tamamını babanın ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği, zamanında ödenmemesi halinde davacı eşin bu paraları ödeyeceği ve davalı eşe rücu edeceği yazılı ise de protokole ilişkin bu kısım mahkemece verilmiş ve ödemeye ilişkin bir karar olmayıp yalnızca anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanması niteliğinde olduğundan dayanak ilamın, eda hükmü içermemesi nedeni ile ilamlı takip konusu yapılamayacağı dikkate alınarak takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Mahkemenin ara kararıyla, Ziraat Bankası ve Halk Bankası tarafından bildirilen 4,75 faiz oranı üzerinden hesaplama yapılmasına karar verildiği, dosyadaki hesaplamaların da bu orana göre yapıldığı anlaşıldığından, mahkemece, tarafların bildirdikleri bankaların genel müdürlüklerine yazı yazılarak, hakkın doğumu tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranları sorularak, gelen yazı cevaplarına göre birer yıllık devrelerin başlangıcındaki en yüksek faiz oranı esas alınarak bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekeceği-
İlamın, tapu sicilinde değişiklik yaratacak mahiyette ve taşınmazın aynına ilişkin olup, kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceği-
TTK. mad. 5/A'da açık bir şekilde "alacak" kelimesi zikredilerek "konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davaları" olarak düzenlenme yapılmışsa da, alacağın varlığı hususunda açmış olduğu eda davasında tespit isteyen alacaklının karşı yanı olan ve alacağın var olmadığını iddia edip bu konuda tespit isteyen borçlunun da arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunduğunun kabulü gerektiği- Zorunlu arabulucuya başvurulmadan İİK. mad. 72 uyarınca açılan menfi tespit davasının dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
Dosya kapsamı incelendiğinde; takipte, müdürlükçe alacaklı vekilinin talebi ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesine rağmen bakiye borç muhtırası düzenlendiği anlaşıldığından, dosyanın infaz edildiğinden bahsedilemeyeceği, o halde mahkemece işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu vekilinin mükerrer tahsilat ve faiz miktarında fazlalık olduğu yönündeki itirazları gözönüne alındığında uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için.......... İcra Müdürlüğü'nün ....... Esas sayılı dosyasının getirtilip mükerrer tahsilat olup olmadığı ayrıca faiz miktarında fazlalık olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasının gerektiği-
İcra takibinin dayanağı aile mahkemesi ilamında tedbir nafakasına hükmedilmiş olup takip talebi ve icra emrinde asıl alacağın kaynağı olarak tedbir nafakası yazılmamış ise de, takip talebi ve buna uygun olarak düzenlenen icra emrinin açıklama kısmında dayanak ilam hükmünün belirtildiği, dolayısıyla takibe konu olan nafakaların tedbir nafakası niteliğinde olduğu anlaşılmış olup, anılan nafakanın tahsili için takip dayanağı ilamın kesinleşmesinin gerekmeyeceği-
İlamın, kesinleşmesi halinde likit olan yargılama giderleri ve vekalet ücreti kalemlerinin istenebilmesi dışında, ilamlı icra takibi yolu ile infazının mümkün olmadığı-
Mahkemece, borçluların talepleri doğrultusunda kabul edilen ve reddedilen miktarlar açıkça belirtilerek sıra numarası altında yazılması gerekirken, yazılı şekilde bilirkişi raporuna atıf yapılarak hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Alacaklının, takip talebinde, ilamdaki yargılama giderlerini istemediğinin, yapılan takip nedeniyle oluşacak icra giderlerini talep ettiğinin anlaşıldığı, mahkemece, dayanak ilamın hüküm kısmı değerlendirilerek örnek no:2 taşınır teslimine veya taşınmaz tahliye veya teslimine ilişkin icra emri gönderilmesinin yerinde bulunduğu gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiş olup, anılan kararın usul ve yasaya uygun olduğu-