Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminata ilişkin ilamın Kamulaştırma Kanunundan kaynaklanması nedeniyle ilâmda yer alan tazminata Anayasa’nın -4709 sayılı yasa ile değişik 46 son maddesine göre- kamu alacağı için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanması gerekeceği–
İlamlı icra takibinde, "alacaklara, takibe konu ilama aykırı olarak faiz talep edildiği" konusundaki şikayetler süresiz olduğundan, her zaman ileri sürülebilecekleri-
B.ye ilam ve karar harcının ödenmemiş olmasının, bu durumun mahkeme kararının takibe konulmasına engel teşkil etmeyeceği-
İlamda hüküm altına alınan iştirak nafakasının alacaklısının, çocuk olmayıp velayet hakkı kendisine verilmiş eş olduğu, çocuğun; reşit olduğu tarihe kadar ödenmeyerek biriken nafaka alacağı bulunduğu takdirde, velayet hakkı kendisine verilmiş eş tarafından çocuğun reşit olduğu tarihten sonra da bu alacağın takibe konu edilerek ödenmesinin istenebileceği-
Açık bir onama hükmü bulunmasa dahi, taleplerden biri veya daha fazlası hakkındaki yerel mahkeme kararına ilişkin temyiz itirazları Yargıtay’ca reddedilmiş ve bozma kapsamı dışında bırakılmış ise, reddedilen temyiz itirazlarının bulunduğu karar bölümü onanmış sayılacağından, borçlunun temyiz itirazlarının reddedildiği ve alacaklı yararına bozulmuş olması karşısında, takip dayanağı ilamın takibe konulan bölümünün bozma kapsamı dışında kalarak onandığının kabulü gerekeceği, bu nedenle alacaklının takibe devamında yasaya aykırılık bulunmayacağı-
Borçlu tarafından açılan itirazın iptali davasında, alacaklının işlemiş faiz yönünden talebi reddedilirken, takipten sonrası için talep edilen miktarın yasal faiz olduğunun kabul edildiği durumlarda, takip tarihinden tahsil tarihine kadar talep edilen faiz miktarı aşılmamak kaydıyla, değişen oranlarda faiz hesaplanarak sonuca gidilmesi gerekeceği-
İlamda baz istasyonunun kaldırılması talep edilmekle, ilam içeriğine uygun basılı kağıdın "örnek: 4 no’lu icra emri" olduğunun gözetilerek karar verilmesi gerekeceği-
İlamda faize hükmedilmese bile hüküm altına alınmış alacak karar tarihinde muaccel hale geldiğinden, faizin de karar tarihinden itibaren başlatılması gerekeceği-