İİK’nun 67. maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasında hükmedilen vekalet ücretinin, asıl davadan bağımsız bir alacak olduğu ve dolayısıyla itirazın iptali davası kesinleşmeden takip konusu yapılmasına bir engel bulunmadığı-
B.ye ilam ve karar harcının ödenmemiş olmasının, bu durumun mahkeme kararının takibe konulmasına engel teşkil etmeyeceği-
Küçüklere bağlanan iştirak nafakası, küçüğün ergin olduğu tarihte kendiliğinden sonra ereceği, bu tarihten sonra anne ve babasından yardım nafakası talep edebileceği, mahkemece bu istemin kabulü halinde bu ilam anne ve babaya karşı ayrı bir icra takibine konu yapılabileceği, iştirak nafakasının tahsil edildiği icra dosyasından yeni bir icra emri ile yardım nafakasının tahsilinin istenemeyeceği-
Lehine nafakaya hükmedilen çocuk yönünden borçlunun nafaka ödemekle sorumlu tutulabilmesi için, çocuğun alacaklı yanında fiilen bulunmasının gerekli olduğu, bunun aksinin ileri sürülmesi halinde, gösterilecek tanıkların icra mahkemesince dinlenilerek, edinilecek kanaate göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Kamulaştırmasız el atma davalarında, davacının el atma tazminatının infazı için, (mahkeme ilamı taşınmazın aynına ilişkin olmadığından), ilamın kesinleşmesine gerek olmadığı-
Taraf ve dava ehliyetine sahip herkesin bizzat davasını açıp, işini takip edebileceği veya kendisini bir vekille temsil edebileceği, usulüne uygun düzenlenmiş bir vekaletname dosyaya ibraz edilmedikçe avukatın vekil sıfatını kazanamayacağından, borçlu adına yaptığı itirazın reddi gerekeceği-
İlamda faize hükmedilmese bile hüküm altına alınmış alacak karar tarihinde muaccel hale geldiğinden, faizin de karar tarihinden itibaren başlatılması gerekeceği-
Asliye hukuk mahkemesince “kararın kesinleşmesinden itibaren …..TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş olması halinde”, boşanma ilamının kesinleşmesine kadar takdir edilen nafakanın “tedbir nafakası” olduğu, yoksulluk nafakasının ise boşanmanın eklentisi olup, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra hüküm ifade edeceği-