İlamlı icra takibinde, ilama uygun faiz istenmediği, net tutarlar yönünden hesap yapılması gerektiğine yönelik başvuru ilama aykırılık niteliğinde olup İİK'nun 16/2. maddesine göre süresiz şikayete tabi olduğu (HGK.nun 21.06.2000 tarih, 2000/12- 1002 sayılı kararı)- Mahkemece, ihtarname ve varsa eki hesap özetinin tebliğ edilip edilmediği ve bunların kesinleşip kesinleşmediği hususları da göz önünde tutularak faize itiraz yönündeki istemin esasının incelenmesi gerekeceği-
Mahkemece, ilam ve 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'un maddesi nazara alınarak, Devlet bankalarının takip konusu yabancı paraya fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranlarının, ilgili bankalar genel müdürlüklerinden sorularak tespiti ile bu oranlar esas alınarak faiz hesabı yapılmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekeceği-
Mahkemece, ilam ve 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'un maddesi nazara alınarak, Devlet bankalarının takip konusu yabancı paraya fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranlarının, ilgili bankalar genel müdürlüklerinden sorularak tespiti ile bu oranlar esas alınarak faiz hesabı yapılmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı ilamda davalı olan Bayındırlık ve İskan Bakanlığı hakkında takip başlatılmasında bir usulsüzlük bulunmamakta ise de; takibin 5902 sayılı Kanun maddelerine göre sorumluluğun geçtiği Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'na icra emri gönderilmek suretiyle bu başkanlık hakkında devamının gerekeceği, o halde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı aleyhine çıkarılan icra emrinin iptali ile yetinilmesi gerekirken takibin iptali yönünde hüküm tesisinin isabetli olmadığı-
Takip dayanağı ilamda alacaklara brüt miktar üzerinden hükmedildiği ve yine bu brüt miktarlar üzerinden takip yapıldığı anlaşıldığından, mahkemece; bilirkişiden, ilamdaki alacak miktarlarından yasal kesintiler düşülerek, nete dönüştürüldükten sonra bulunacak net alacak miktarının hesaplattırılarak, mahkemece bilirkişi vasıtası ile yapılacak inceleme ile oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
E. hükmü içermeyen “Tespite” ilişkin ilamların icra takibine konu edilemeyeceği, ancak, kesinleşmeleri halinde bu ilamlardaki vekalet ücreti ve yargılama giderine dayalı likit miktarların icra yolu ile infazının mümkün olduğu-
Tahliyeye ilişkin hüküm içermeyen ilama dayanılarak tahliye istemli icra takibi yapılamayıp, taşınmazın tahliyesi istenemeyeceğinden, mahkemece, bu hususun kamu düzenine ilişkin olduğu ve re'sen nazara alınacağı da gözetilerek şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Her iki takibin dayanağı aynı ilam ve takiplerin tarafları da aynı olduğundan ilamın aynı İcra Müdürlüğü'nün dosyasında infaz edilebileceği-
Faizin düzeltilerek onama ilamına konu ... Aile Mahkemesi'nin kararının karar tarihinden itibaren hesaplanması gerekeceği-
İcra emrinde ilamda belirtilen asıl alacağın (diğer miktarların yanında) talep edildiği, dava dilekçesine ekli dekonttan tevdi mahalline belirtilen miktarda paranın yatırılmış olduğu, bu paranın ilamın ibrazı ile tevdi yerinden tahsili mümkün olacağından, geçerli bir ödeme olarak kabulü gerekeceği-